78 kişinin hayatını kaybettiği, 137 kişinin yaralandığı Grand Kartal Otel faciasına ilişkin Kartalkaya davasının gerekçeli kararı Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından açıklandı. Yangının ardından verilen ağır cezaların nedenlerini ortaya koyan 412 sayfalık gerekçeli karar, otel yönetiminin yıllardır bildiği yapısal eksiklikler, alınmayan güvenlik önlemleri ve ihmaller zincirinin toplu can kaybına nasıl dönüştüğünü detaylandırdı.
- “Olursa Olsun” Mantığıyla Hareket Ettiler
- Belediyenin Sorumluluğu: “Vahim Nitelikte”
- Yangında “Altın Zaman” Hangi Hatalarla Kaybedildi?
- “Dünyanın En Büyük 6. Otel Yangını”: Olası Kastın Gerekçesi
- Sanıkların Aldığı Cezalar: 11 Kişiye 34’er Kez Ağırlaştırılmış Müebbet
- Sonuç: Önlenebilir Bir Felaketin Yargısal Tespiti
Mahkeme, otel yöneticileri Halit Ergül, Emine Ergül Murtezaoğlu, Emir Aras, Ceyda Hacıbekiroğlu ve Elif Aras’ın yangının ilk anlarından itibaren durumu bilmelerine rağmen, “altın zaman” olarak kabul edilen hayati dakikaları oteldeki misafirleri uyarmak veya tahliye etmek için kullanmadığını açıkça belirtti. Buna göre Kartalkaya davası, Türkiye’nin en büyük otel yangınlarından birinin nasıl önlenebilir bir felakete dönüştüğüne dair çarpıcı bulgular içeriyor.
“Olursa Olsun” Mantığıyla Hareket Ettiler
Kararda, otel yönetiminin yıllardır süren yapısal eksiklikleri bilmesine rağmen bunları gidermek için hiçbir adım atmadığı vurgulandı. Yangına dayanıklı olmayan 11. ve 12. katların sonradan ruhsata aykırı biçimde konaklama alanına dönüştürülmesi, sprinkler sisteminin bulunmaması, acil çıkışların yetersizliği, sensörlerin devre dışı kalması ve yangın merdivenlerinin hatalı kullanılması mahkemenin tespitleri arasında yer aldı.
Gerekçede, sanıkların yangın riskini bildikleri halde, “olursa olsun” anlayışıyla oteli faaliyette tutarak misafir kabul etmeye devam ettikleri ifade edildi. Bu nedenle, sanıkların kastlarının bilinçli taksiri aşarak olası kasta dönüştüğü mahkeme tarafından açıkça dile getirildi.
Belediyenin Sorumluluğu: “Vahim Nitelikte”
Kartalkaya davası gerekçesi, yalnızca otel yönetimini değil belediye yetkililerini de ağır şekilde eleştirdi. Bolu Belediyesi’nin, oteldeki eksiklikleri tespit etmesine rağmen bunları gidermek yerine, otel yöneticileriyle birlikte hareket ederek başvuruların iptali için yol gösterdiği belirtildi. Bu durum, “kamu güvenliği açısından vahim nitelikte bir eylem” olarak tanımlandı.
Mahkeme, belediyenin görevini yerine getirmemesi nedeniyle yangın riskinin artmasına doğrudan katkı sağladığını vurguladı.
Yangında “Altın Zaman” Hangi Hatalarla Kaybedildi?
Gerekçede, yangının ilk anlarından itibaren en kritik dakikaların, oteldeki konukları uyarmak veya tahliye etmek yerine, yangını gizlemeye yönelik davranışlarla heba edildiği yer aldı. Olay günü yangını ilk öğrenenler arasında bulunan yönetim kurulu üyelerinin kimseye haber vermeden otelden ayrıldığı belirtildi.
Ayrıca yangın ekibinin yetersizliği, personelin eğitimsizliği ve yangın müdahale altyapısının yok denecek kadar zayıf olması felaketin boyutunu büyüten unsurlar arasında gösterildi.
Kartalkaya davası kapsamında incelenen HTS kayıtları ve kamera görüntüleri de bu tespitleri doğruladı.
“Dünyanın En Büyük 6. Otel Yangını”: Olası Kastın Gerekçesi
Gerekçeli kararda, yangının büyüklüğü uluslararası örneklerle karşılaştırıldı ve Grand Kartal Otel yangınının dünyada kayıtlara geçen 6. en büyük otel yangını olduğu vurgulandı. Bu boyut, mahkemenin olası kast değerlendirmesini güçlendiren temel unsurlardan biri olarak öne çıktı.
Mahkeme, sıradan bir kişinin bile bu kadar eksiklik barındıran bir otelde çıkan yangının felakete dönüşmesini öngörebileceğini, dolayısıyla yıllardır turizm sektöründe profesyonel olarak çalışan sanıkların bu sonucu bile bile risk aldığını belirtti.
Sanıkların Aldığı Cezalar: 11 Kişiye 34’er Kez Ağırlaştırılmış Müebbet
Karara göre 11 sanık, yangında hayatını kaybeden 34 çocuk için 34’er kez ağırlaştırılmış müebbet ve hayatını kaybeden 44 yetişkin için 44’er kez 24 yıl 11 ay hapis cezasına çarptırıldı. Bu cezalar, Kartalkaya davası tarihinin en ağır yargı kararlarından biri olarak kayda geçti.
Diğer sanıklara ise “bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olma” suçlarından 12 yıldan 22 yıla kadar değişen hapis cezaları verildi. Üç sanığın ise beraatine hükmedildi.
Sonuç: Önlenebilir Bir Felaketin Yargısal Tespiti
Gerekçeli karar, Grand Kartal Otel yangınının, alınmayan önlemler ve görmezden gelinen riskler nedeniyle büyüdüğünü açık biçimde ortaya koyuyor. Mahkeme, hem otel yönetimini hem de kamu kurumlarını ağır ihmallerle sorumlu tuttu ve Türkiye’nin en trajik otel yangınlarından biri olan bu olayda adaletin nasıl tesis edildiğini ayrıntılı bir şekilde ortaya koydu.
