Kanada’da yaklaşan erken seçimler öncesinde siyasi atmosfer giderek ısınıyor. 28 Nisan’da gerçekleştirilecek seçimler öncesi düzenlenen tartışma programında, ülkenin dört büyük partisinin liderleri bir araya geldi. Kanada Başbakanı Mark Carney, tartışmanın en dikkat çekici anında, “Bu seçimde esas mesele, Trump’a kim karşı koyabilecek?” diyerek seçim atmosferine damgasını vurdu.
Liderler, ABD İle İlişkilerde Birlik Mesajı Verdi
Quebec’te, Fransızca yayın yapan Radio-Canada tarafından organize edilen münazarada, Liberal Parti lideri Mark Carney, Muhafazakar Parti lideri Pierre Poilievre, Yeni Demokrat Parti lideri Jagmeet Singh ve Quebec Bloku lideri Yves-François Blanchet, Amerikan yönetimi karşısında nasıl bir politika izleneceği konusunu tartıştı.
Göçten dış politikaya uzanan geniş bir yelpazede görüşlerini paylaşan liderler, özellikle Donald Trump yönetiminin Kanada’ya yönelik gümrük tarifelerine karşı ortak bir duruş sergileme kararlılığı gösterdi. Carney, Quebec kültürü, Fransızca dili ve tedarik zinciri yönetimi gibi değerlerin korunmasında tüm liderlerin mutabık olduğuna vurgu yaptı.
ABD Ürünlerine Boykot: Liderlerin Kişisel Tercihleri
Trump’ın uyguladığı tarifelere karşılık, Kanada’nın misilleme tarifeleri uygulamaya koyması, ülkede yerel ürünlere yönelim dalgası başlattı. Tartışma sırasında, Singh ve Blanchet yerli meyve ve sebzeleri tercih ettiklerini açıkladı. Carney, artık Amerikan şarabı satın almadığını belirtti. Öte yandan Poilievre, “Dünyanın en iyi eti Kanada’da üretiliyor” diyerek yalnızca Kanada sığır etini tükettiğini söyledi.
Bu açıklamalar, ABD ürünlerine karşı geliştirilen boykot hareketinin siyasi liderler arasında bile karşılık bulduğunu ve yerli üretime verilen desteğin arttığını gözler önüne serdi.
Göç Politikalarında Ortak Endişeler
Münazaranın önemli bir diğer başlığı ise göç politikalarıydı. Liderler, Kanada’nın göçmen ve sığınmacı entegrasyon kapasitesinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiği konusunda fikir birliğine vardı. Carney, mevcut göç sisteminin işlemediğini belirterek özellikle pandemi sonrası yaşanan artışa dikkat çekti.
Göç politikalarının yanı sıra, sağlık sektöründe yapılacak değişiklikler de gündeme geldi. Carney, mevcut sağlık programlarını koruyacaklarını ancak yeni yatırımların sınırlı olacağını açıkladı. Bu açıklama, göçün ve kamu hizmetlerinin geleceği hakkında seçmenlerin aklındaki soru işaretlerini artırdı.
Carney’den Trudeau İddialarına Yanıt
Muhalefet liderlerinden gelen eleştirilerde, Carney’nin selefi Justin Trudeau ile aynı politikaları sürdürdüğü iddia edildi. Özellikle Blanchet, lider değişikliğinin Liberal Parti’nin politik felsefesinde bir değişim anlamına gelmediğini savundu.
Poilievre ise son 10 yılda Liberallerin ülkeyi ekonomik tehditlere karşı daha savunmasız hale getirdiğini belirtti. Ancak Carney, bu iddiaları net bir dille reddederek seçim gündemini Trump faktörüne odakladı: “Bu seçimde esas mesele, Trump’a kim karşı koyabilecek?“
Carney’in Bir Aylık Başarı Listesi
Başbakanlık koltuğuna henüz bir ay önce oturan Carney, kısa sürede elde ettiği başarıları da dile getirdi. Fransa, İngiltere ve Avustralya ile anlaşmalar imzalandığını, ABD ile yürütülecek müzakerelere ciddi bir hazırlık yapıldığını belirtti. Ayrıca vergileri düşürdüklerini ve çalışanlar için destek programları oluşturduklarını ifade etti.
Bu adımlar, Carney’in seçim kampanyasında güçlü bir argüman oluşturmasını sağlıyor. Ancak 28 Nisan’da yapılacak seçimlerde, halkın bu performansı nasıl değerlendireceği merak konusu.
Seçim Öncesi Bir İngilizce Tartışma Daha
Tüm gözler şimdi 17 Nisan’da gerçekleşmesi planlanan İngilizce tartışmaya çevrilmiş durumda. Bu münazara, liderlerin farklı bir kitleye hitap ederek seçim yarışını nasıl şekillendireceklerini gösterecek.
Ne Olmuştu?
Trump yönetiminin Kanada’ya uyguladığı gümrük tarifeleri ve tehditleri iki ülke arasındaki ilişkileri ciddi şekilde zedeledi. Bu gelişmelerin ardından 2015’ten beri başbakanlık yapan Justin Trudeau, 14 Mart’ta istifa ederek siyasi sahneden çekildi.
Onun yerine geçen Mark Carney, Trump’ın “Kanada’nın ABD’nin 51. eyaleti olması” yönündeki açıklamalarına sert bir şekilde karşı çıktı. Kanada’nın bağımsızlığını koruyacağını vurgulayan Carney, yaşanan tarifeler krizinin ortasında, 23 Mart’ta erken seçim kararı aldı.