CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin kendisini hedef alan sözlerine sert bir dille yanıt verdi. Bahçeli’nin “Sokağı karıştırmaya mı çalışıyorsunuz?” çıkışına karşılık veren Özel, “Bizim niyetimiz sokağı karıştırmak değil, haneye tecavüze mani olmak” diyerek iktidar bloğunun söylemlerini eleştirdi.
- “Devlet Bey Gitti, Yeni Başbuğumuz Kayyım Mı?”
- İçişleri Bakanı’na: “Evimden De Çık, Seni Şu An İstemiyorum”
- “Biz Bu Binada Çalışacağız, Kayyıma Teslim Etmeyeceğiz”
- “Hukuksuzluğun Adı Meşru Müdafaadır”
- “Bu Süreç Bizi Yıldıramaz”
- “Bu Sicille Nereye Gideceksiniz?”
- “CHP’nin İktidara Yürüyüşünü Engelleyemezler”
Bu açıklama, İstanbul’daki CHP İl Başkanlığı tartışmaları, kayyım atamaları ve mahkeme kararları üzerinden şekillenen siyasi gerilimler arasında geldi. Özgür Özel, hem İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı, hem de yargı mensuplarını sert ifadelerle eleştirirken, hukukun siyasallaştığı bir süreçten geçildiğine dikkat çekti.
“Devlet Bey Gitti, Yeni Başbuğumuz Kayyım Mı?”
Özel, Bahçeli’nin açıklamasını hedef alarak MHP tabanına seslendi:
“MHP’lilere soralım, Devlet Bey gitti, yeni başbuğumuz kayyımdır mı diyeceksiniz? Bu olacak iş mi?”
Özel, bu ifadeleriyle mahkeme yoluyla il başkanlığına kayyım atanmasının siyasal meşruiyetten uzak olduğunu vurguladı.
Ayrıca iktidarın bugün açtığı yolların, yarın başka siyasi kadrolar tarafından kötüye kullanılabileceği uyarısını yaptı. Bu söylem, hem hukukun araçsallaştırılmasına hem de demokratik teamüllerin tahribine karşı uyarı niteliği taşıdı.
İçişleri Bakanı’na: “Evimden De Çık, Seni Şu An İstemiyorum”
Özgür Özel, konuşmasının devamında Ali Yerlikaya hakkında dikkat çeken ifadeler kullandı:
“Civa gibi, döner durur. Makama hep saygılı olduk ama her kriz döneminde savruluyor. Şu an için seni istemiyorum. Randevu istersen çay içmeye gelebilirsin.”
Bu cümleler, yalnızca siyasi bir eleştiri değil; aynı zamanda bir siyasi liderin, devlet görevlilerinin tarafsızlığına duyduğu güven eksikliğini açıkça gösteriyor.
“Biz Bu Binada Çalışacağız, Kayyıma Teslim Etmeyeceğiz”
CHP’nin eski İstanbul İl Başkanlığı binasını çalışma ofisi olarak kullanmak istemesi üzerine çıkan krizde Özel, “Bu bina genel merkezimize kayıtlı. Tapusu bizde. İl başkanlığı ise başka adreste,” diyerek hukuki meşruiyeti vurguladı.
Valilik ve İçişleri Bakanlığı’nın adres güncellemesini sistemde engellediğini iddia eden Özel, bunun bir anayasal suç teşkil ettiğini ve kamu görevlilerinin bu süreçte siyasi baskıya alet olduğunu savundu.
“Hukuksuzluğun Adı Meşru Müdafaadır”
Özgür Özel, partililerin barışçıl direnişini “hukuki ve vicdani meşru müdafaa” olarak niteledi. Biber gazı kullanılan binada, tansiyon ve astım hastası kişilerin olmasına rağmen polis müdahalesinin devam ettiğini hatırlatarak, olayın anayasaya ve insan haklarına aykırı olduğunu savundu.
“Bu Süreç Bizi Yıldıramaz”
Özel, Cumhuriyet Halk Partisi’nin kararlı muhalefet çizgisini sürdüreceğini belirtti:
“Bizi majestelerinin muhalefeti yapamazlar. Biz kendi sınırlarımız içinde siyaset yaparız.”
İktidarın çizdiği sınırlara hapsolmayacaklarını, yargı ve bürokrasi eliyle CHP’nin tasfiye edilmeye çalışıldığını ancak buna asla boyun eğmeyeceklerini açıkça dile getirdi.
“Bu Sicille Nereye Gideceksiniz?”
Mahkeme süreçlerine de değinen Özel, Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin il kongresi iptali davasını reddettiğini, bu nedenle diğer mahkemelerin verdiği tedbir kararlarının ortadan kalkması gerektiğini söyledi.
“Gencecik bir hakim, bu sicille nereye gideceğini görmüyor mu? Talimatla iş yapan hakimler hukuka zarar veriyor.”
Bu söylemler, yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü ve demokratik temsil konularındaki temel tartışmaları tekrar gündeme taşıdı.
“CHP’nin İktidara Yürüyüşünü Engelleyemezler”
Özel, CHP’nin örgütlenme, mücadele ve iktidar yürüyüşünü hiçbir gücün engelleyemeyeceğini vurguladı.
Bu süreçte DEM Parti ile dayanışma, partililerin barışçıl duruşu ve halkın desteği, CHP lideri açısından temel meşruiyet kaynakları olarak öne çıkıyor.