Yarım yüzyıldır enerji alanında iki ülke arasında köprü görevi gören Türkiye-Irak petrol boru hattı anlaşması, artık son buluyor. 27 Ağustos 1973 tarihinde imzalanan ve 1975 yılında yürürlüğe giren bu tarihi mutabakat, 27 Temmuz 2026 itibarıyla geçerliliğini yitirecek. Türkiye’nin enerji politikalarında dönüşüm sinyali veren bu gelişme, yalnızca iki ülke arasındaki ilişkilere değil, aynı zamanda küresel enerji dengelerine de yansımalar yapacak nitelikte.
Kerkük-Ceyhan Hattı: Enerjinin Sessiz Yolu
Yaklaşık 50 yıldır faaliyet gösteren Kerkük-Ceyhan petrol boru hattı, Irak’ın zengin petrol rezervlerini Akdeniz kıyısındaki Ceyhan terminaline ulaştırarak dünya pazarlarına sevk edilmesini sağladı. Bu hat, zamanla milyonlarca varil petrolün Türkiye üzerinden güvenli bir şekilde taşınmasına zemin hazırladı. Ancak günümüzde bu sistemin teknik ve hukuki altyapısının, çağın ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak kaldığı gerekçesiyle Türkiye, anlaşmanın yenilenmesini gündeme aldı.
İş Birliği Süreci Nasıl Gelişti?
1976, 1981, 1986 ve 2011 yıllarında taraflar arasında ek protokoller, mutabakat zabıtları ve yeni anlaşmalar imzalandı. Bu belgeler, enerji alanında derinleşen iş birliğinin birer göstergesi oldu. Ancak bu uzun soluklu ilişkiler, modern enerji politikaları ve değişen küresel dinamikler karşısında yeniden ele alınmak zorunda kaldı. Türkiye, özellikle teknik kapasitenin artırılması, güvenlik kriterlerinin yeniden düzenlenmesi ve ekonomik getirilerin daha adil paylaşımı konusunda yeni bir dönemin kapısını aralamak istiyor.
Yeni Anlaşma Hazırlıkları Başladı mı?
Türkiye, 2026 sonrasında geçerli olacak yeni bir çerçeve anlaşma için Irak ile diplomatik ve teknik görüşmelere şimdiden başladı. Yetkililer, yeni dönemde daha çevreci, verimli ve dijitalleşmiş bir boru hattı vizyonu üzerinde duruyor. Bu bağlamda, uluslararası standartlara uygun güvenlik sistemleri, siber tehditlere karşı altyapı güçlendirmesi ve dijital izleme sistemleri gibi teknolojik yeniliklerin de anlaşma kapsamına alınması bekleniyor.
Türkiye İçin Stratejik Anlamı Ne?
Ceyhan terminali, Türkiye’nin enerji transit ülke rolünü perçinleyen stratejik bir merkez olarak önemini koruyor. Bu nedenle, Kerkük-Ceyhan hattının geleceği, sadece ekonomik değil, aynı zamanda jeopolitik açılardan da büyük önem taşıyor. Türkiye, bu hattın daha sürdürülebilir ve bölgesel istikrarı destekleyecek bir çerçevede devam etmesini istiyor.
Irak Cephesinden Gelen Tepkiler
Irak tarafı da anlaşmanın sona erecek olmasının farkında. Ancak Bağdat yönetimi, mevcut yapının sadece güncellenmesini yeterli buluyor ve köklü değişikliklere mesafeli duruyor. Buna rağmen, enerji alanında süregelen ihtiyaçlar ve yeni pazarlara ulaşma hedefleri, Irak’ın da uzlaşıya açık bir tutum sergilemesine neden olabilir.
Küresel Enerji Piyasasına Etkileri
Bu gelişme yalnızca Türkiye ve Irak’ı değil, Avrupa ve Asya’daki büyük enerji alıcılarını da yakından ilgilendiriyor. Petrol arzında yaşanabilecek olası kesintiler, fiyat dalgalanmalarına ve tedarik zincirinde belirsizliklere yol açabilir. Bu nedenle yeni anlaşmanın, sadece iki ülkenin değil, küresel piyasanın da beklentilerini karşılayacak bir yapıda olması gerekiyor.