Cannes Film Festivali 2025, unutulmaz anlara sahne olmaya devam ediyor. Festivalin en çok konuşulan filmlerinden biri olan “Eddington”, prömiyer gösterimi sonrası dakikalarca ayakta alkışlandı. Filmin başrol oyuncusu Joaquin Phoenix, alkışlar karşısında duygularına hâkim olamayarak gözyaşlarına boğuldu. Oscar ödüllü oyuncu, performansıyla bir kez daha izleyicileri derinden etkilerken, filmin yönetmeni Ari Aster, seyirciye esprili bir teşekkür konuşması yaptı.
Eddington: Pandemide Geçen Çağdaş Bir Western
Ari Aster’ın yönettiği Eddington, Kovid pandemisi, tarikatlar, siyasi paranoya ve beyaz kurtarıcı kompleksi gibi temaları kara komediyle harmanlayan iddialı bir yapım olarak tanımlanıyor. Filmde Joaquin Phoenix’e, Pedro Pascal, Emma Stone ve sahneleriyle öne çıkan Austin Butler eşlik ediyor.
Hikâye, ABD’nin küçük bir kasabasında geçiyor. Şerif Joe Cross (Phoenix), astım hastalığı ve devletin maske zorunluluğuna olan öfkesiyle dikkat çekiyor. Bu öfke, onu yıllardır rakibi olan Ted Garcia’ya (Pedro Pascal) karşı belediye başkanlığına aday olmaya itiyor.
Öte yandan Joe’nun eşi Louise (Emma Stone), internette hızla yayılan bir tarikatın lideri olan Vernon Jefferson Peak (Austin Butler) tarafından etkileniyor. Louise’in yaşadığı psikolojik çöküş, karaktere dramatik bir derinlik katarken, filmin tonunu da sürekli dalgalandırıyor.
Gözyaşlarıyla Biten Alkış Fırtınası
Prömiyerin ardından salonda yaşanan duygusal atmosfer, Cannes arşivine geçecek türdendi. Variety, Phoenix’in 5 dakikalık alkış sırasında gözyaşlarına boğulduğunu yazarken, Deadline bu sürenin yaklaşık 7 dakika olduğunu iddia etti. Hollywood Reporter ise alkışlamanın “nispeten sessiz” olmasına rağmen Phoenix’in duygulandığını belirtti.
Yönetmen Aster, gösterim sonrası seyircilere seslenerek şu sözlerle salonda tebessüm yarattı:
“Ne düşündüğünüzü bilmiyorum. Ama burada olduğum için kendimi çok ayrıcalıklı hissediyorum. Bu bir hayalin gerçekleşmesi gibi. Teşekkür ederim. Gerçekten.”
Eleştirmenlerden 4 Yıldızlı Değerlendirme
The Independent yazarı Sophie Monks Kaufman, filme 4 yıldız vererek olumlu bir değerlendirme yaptı. Kaufman, “Eddington, George Floyd protestoları ve pandeminin kesişiminde geçen, yer yer grotesk, yer yer duygusal bir anlatıya sahip,” dedi. Özellikle Amerikan polisliği, ırk ilişkileri, maskulen yozlaşma ve internet radikalizmi gibi konular, filmde mizahla eleştirilerek aktarılıyor.
Aster’ın En Komik ve Karanlık Filmi
Ari Aster, bugüne dek Hereditary ve Midsommar gibi psikolojik gerilim türündeki filmleriyle tanınmıştı. Ancak Eddington, onun en karanlık ama aynı zamanda en komik filmi olarak tanımlanıyor. 150 dakikalık süresi boyunca film, hem görsel esprilerle hem de ironik karakter tepkileriyle izleyiciyi kendine çekiyor.
Özellikle Joe’nun kayınvalidesi Dawn (Deirdre O’Connell) karakteri, kamera dışında sık sık duyulan sert yorumlarıyla anlatıya ek bir katman katıyor. Filmde, beyaz erkekliğin iktidar ve çöküşle olan ilişkisi keskin bir dille işleniyor.