Netflix CEO’su Ted Sarandos, platformun Amerikan sinemasını olumsuz etkilediği yönündeki eleştirilere sert yanıt verdi.
TIME100 Zirvesi’nde konuşan Sarandos, “Hollywood’u öldürmüyoruz, kurtarıyoruz” dedi.
“Tüketiciyi Önceleyen Bir Anlayışımız Var”
Sarandos, Netflix’in Bay Theater ve Paris Theater gibi ünlü sinema salonlarını satın alarak kültürel mirası koruduklarını vurguladı.
Ayrıca, Netflix yapımlarının sınırlı da olsa sinema salonlarında gösterildiğini hatırlattı.
“Sadece sinema salonları için film üretmek, artık modası geçmiş bir fikir” diyen Sarandos, Hollywood’un değişen tüketici alışkanlıklarına ayak uydurması gerektiğini söyledi.
Sarandos, Netflix’in stratejisini şöyle açıkladı:
“Yönetmenleri, doğrudan izleyiciye ulaşan ve onların ilgisini çekecek filmler yapmaları için teşvik ediyoruz. İzleyiciler iyi filmleri ödüllendirir.“
Netflix Filmleri Sinema Başarısıyla da Göz Doldurdu
Netflix, Bıçaklar Çekildi: Gizemli Bir Serüven gibi yapımları sınırlı salon gösterimleriyle destekleyerek büyük başarılar elde etti.
Film, sadece 5 günde 13,3 milyon dolar, bir haftada ise 15 milyon dolar gişe hasılatı yaparak rekor kırmıştı.
Ayrıca, Glass Onion Oscar’da En İyi Uyarlama Senaryo dalında aday gösterilmişti.
2024 yılında çıkan Emilia Pérez ise En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ve En İyi Özgün Şarkı dallarında Oscar ödüllerine layık görülerek Netflix’in sinema sektöründeki prestijini pekiştirdi.
“Değişimi Reddetmek Yerine Ayak Uydurmalıyız”
Sarandos, geleneksel sinema anlayışının günümüz izleyici beklentilerini karşılamadığını savundu.
Sadece fiziksel salonlarla sınırlı bir dağıtım modelinin çağ dışı kaldığını belirten Sarandos, “Önemli olan iyi hikâyeler anlatmak ve onları tüketicilerin istediği şekilde ulaştırmak” mesajını verdi.
Netflix’in bu yaklaşımı, platformun yalnızca dijital içerik üreticisi değil, aynı zamanda sinema kültürünü yeni bir boyuta taşıyan bir aktör olduğunu gösteriyor.