İngiltere’deki bilim insanları, süpermarketlerde satılan pastırma ve jambonların üzerine, “sigara paketlerindeki gibi” kanser uyarısı etiketleri konulmasını istiyor. Uzmanlar, bu gıdalarda bulunan nitrit bileşiklerinin insanlarda bağırsak kanseri riskini belirgin şekilde artırdığını ve hükümetin bu konuda “neredeyse hiçbir önlem almadığını” belirtiyor.
Bu çağrı, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) Ekim 2015’te işlenmiş etleri “insanlarda kansere yol açan maddeler” kategorisine almasının 10. yıldönümünde geldi. DSÖ’nün açıklamasıyla birlikte, pastırma ve jambon gibi işlenmiş et ürünleri tütün ve asbest ile aynı risk grubuna dahil edilmişti.
54 Bin Yeni Kanser Vakası ve 3 Milyar Sterlinlik Maliyet
Uzmanlara göre, İngiltere’de nitrit kullanımını sınırlamak için hiçbir adım atılmaması, son on yılda yaklaşık 54 bin kişide bağırsak kanserine yol açtı. Bu durumun Ulusal Sağlık Hizmeti’ne (NHS) maliyeti ise 3 milyar sterlini aştı.
Nitritler, işlenmiş etlere renk vermek, dayanıklılığını artırmak ve raf ömrünü uzatmak için kullanılıyor. Ancak yapılan bilimsel araştırmalar, bu kimyasalların vücutta nitrozamin adlı kanserojen bileşiklere dönüştüğünü gösteriyor.
Hükümete Çağrı: “Tütün Gibi Etiketlenmeli”
DSÖ’nün Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı (IARC)’ndan dört bilim insanı ile diğer uzmanlar, İngiltere Sağlık Bakanı Wes Streeting’e mektup göndererek nitritlerin kullanımını yasaklayacak adımlar atmasını istedi. Mektup, Nitritlere Karşı Koalisyon (Coalition Against Nitrites) tarafından organize edildi.
Uzmanlar, şu anda İngiltere’de satılan pastırma ve jambon paketlerinin %90 ila %95’inin nitrit içerdiğini, bu ürünlerin üzerinde zorunlu uyarı etiketleri bulunması gerektiğini belirtiyor. Aynı zamanda, gıda üreticilerinin önümüzdeki birkaç yıl içinde nitrit kullanımını tamamen sonlandırmaları çağrısında bulunuyorlar.
Gıda güvenliği profesörü Denis Corpet, bu konuda şöyle diyor:
“Tüketiciler açık ve net bilgiye sahip olmalı. Çoğu kişi, DSÖ’nün nitritli etleri tütün ve asbestle aynı kanserojen sınıfta değerlendirdiğini bilmiyor. Bakanların görevi, halk sağlığını korumak ve riskleri azaltmaktır. Tıpkı ‘sigara öldürür’ etiketleri gibi, paketlerde uyarılar yer almalı.”
Bağırsak Kanseri Riski Bilimsel Olarak Kanıtlandı
IARC’nin 2015 raporuna göre, her gün 50 gram işlenmiş et tüketmek, bağırsak (kolorektal) kanseri riskini %18 artırıyor.
Ayrıca, Dünya Kanser Araştırma Fonu (WCRF) da bu bağlantının tartışmasız olduğunu vurguluyor. Kurumun politika direktörü Kate Oldridge-Turner, şu açıklamayı yaptı:
“İşlenmiş et tüketiminin kolorektal kanser riskini artırdığına dair açık kanıtlar var. Bu durum, işleme sırasında eklenen nitritlerin vücutta kanserojen bileşikler oluşturmasından kaynaklanıyor.”
Ancak Oldridge-Turner, doğrudan etiket zorunluluğu çağrısına destek vermedi. Yine de “tüketim sınırlandırılmalı ve özellikle okullar gibi kamu alanlarında sağlıklı alternatiflerin sunulması” gerektiğini savundu.
Uzmanlardan Sert Eleştiri: “Bir On Yıl Kayıp Oldu”
Gıda güvenliği alanında hükümete danışmanlık yapmış olan Prof. Chris Elliott, 2015’ten bu yana İngiltere’nin konuyla ilgili hiçbir ciddi adım atmadığını belirtti:
“DSÖ raporunun üzerinden 10 yıl geçti ancak hükümet, nitritlere maruziyeti azaltmak için neredeyse hiçbir şey yapmadı. Bu kimyasallar etleri pembe tutuyor ama aynı zamanda kanseri tetikleyen nitrozaminleri oluşturuyor. Her yıl gecikme, daha fazla önlenebilir kanser ve daha fazla trajedi demek.”
Hükümetin Yanıtı: “Kanıtlar Kesin Değil”
İngiltere Sağlık ve Sosyal Bakım Bakanlığı (DHSC) ise eleştirileri yanıtlayarak, Gıda Standartları Ajansı (FSA)’nın değerlendirmesini hatırlattı. Bakanlık sözcüsü şu ifadeyi kullandı:
“FSA, nitratlar ve nitritler ile kanser arasındaki bağlantının hâlâ kesin olarak kanıtlanmadığını belirtmiştir.”
Ancak bilim insanları, halk sağlığını korumak için ihtiyatlı davranılması gerektiğini ve mevcut kanıtların eylem çağrısı yapmak için yeterli olduğunu vurguluyor.
Sonuç: Tüketici Bilgilendirilmeli, Risk Azaltılmalı
Uzmanlara göre, bu tartışmanın merkezinde tüketici bilinci yer alıyor. İnsanlar, yedikleri ürünlerin sağlık üzerindeki etkilerini bilme hakkına sahip. Eğer hükümet bu konuda harekete geçmezse, önümüzdeki on yıl içinde kanser oranlarının artması kaçınılmaz olabilir.
Bilim dünyası ise net bir mesaj veriyor:
“Pastırma ve jambon lezzetli olabilir, ama nitritli ürünler sigara kadar tehlikeli.”
