Fransa siyasetinde taşlar bir kez daha yerinden oynadı. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından 9 Eylül 2025’te Başbakanlığa atanan Sébastien Lecornu, yalnızca 27 gün sonra istifasını sundu. Lecornu’nun istifası, ülkede uzun süredir devam eden güven krizi ve bütçe tartışmalarının derinleştiği bir döneme denk geldi.
Yeni Hükümet Umut Olmadı
Göreve geldiği gün “istikrar” mesajı veren Sébastien Lecornu, 5 Ekim’de yeni kabinesini açıklayarak “yeniden yapılanma” sürecini başlatmıştı. Ancak, yeni kabinede bir önceki hükümetten 13 isme yer verilmesi, muhalefet partileri tarafından “devam eden tıkanıklığın habercisi” olarak yorumlandı.
Bu karara tepki gösteren muhalefet, “değişim değil, süreklilik” vurgusuyla hükümete güven oyu vermeyeceklerini ilan etti. Kabine açıklamasının hemen ardından başlayan tartışmalar, Lecornu’nun yalnızca bir gün sonra istifa etmesiyle sonuçlandı.
Macron’a Baskı Artıyor
Fransa’da son iki yılda üçüncü kez başbakan değişimi yaşanıyor. Lecornu’nun istifası, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron üzerindeki baskıyı daha da artırdı.
La France Insoumise (LFI) lideri Jean-Luc Mélenchon, Ulusal Meclis’e verilen **“görevden alma önergesi”**nin derhal görüşülmesi çağrısında bulundu. Mélenchon, “Sébastien Lecornu’nun istifası, iktidarın artık yönetemediğini gösteriyor. Macron gitmeli.” ifadelerini kullandı.
LFI grubunun başkanı Mathilde Panot ise, bir yıl içinde üç başbakanın mağlubiyetinin “sistemin tükendiğini” kanıtladığını belirterek, “Geri sayım başladı, Fransa değişim istiyor” dedi.
Muhalefetten Sert Tepki
Sağ muhalefetin önde gelen isimlerinden Jordan Bardella, X (eski Twitter) hesabından yaptığı paylaşımda, “Ya geçmişle kopuş yaşanacak ya da güven oyu yok. Bu kabine, Fransız halkının istediği yenilenmeyi değil, eski düzenin devamını temsil ediyor.” diyerek hükümete desteğini çekti.
Benzer şekilde LFI milletvekili Éric Coquerel, Macron’un 2024 seçimlerinden bu yana “sandıkta reddedilen politikaları dayatmaya devam ettiğini” söyleyerek istifayı beklenen bir gelişme olarak değerlendirdi.
Servet Vergisi Krizi ve Ekonomik Baskılar
Lecornu’nun görev süresi boyunca en fazla tartışılan konulardan biri servet vergisi ve bütçe kesintileri oldu. Sosyalist Parti Genel Sekreteri Pierre Jouvet, BFM TV’ye verdiği röportajda, “Politika değişmezse hükümete karşı oy kullanacağız.” ifadeleriyle muhalefetin tavrını açıkça ortaya koydu.
Lecornu, muhalefetin desteğini kazanmak için servet vergisini yeniden gündeme getirmiş, ayrıca bütçeyi oylama yapılmadan geçirmeyeceğini açıklamıştı. Ancak bu adımlar da beklenen etkiyi yaratmadı.
Paris’te Gerilim, Borsada Düşüş
İstifanın ardından Paris sokakları yeniden karıştı. Lecornu hükümetine tepki gösteren grupların düzenlediği protestolarda 295 kişi gözaltına alındı.
Aynı saatlerde Paris Borsası (CAC 40) güne düşüşle başladı. Fransız devlet tahvillerinin getirisi %3,56’ya yükselirken, BNP Paribas %2,2, Crédit Agricole %2,6 ve Société Générale %3,2 değer kaybetti.
Yatırımcılar, “siyasi istikrarsızlık” gerekçesiyle Almanya yerine Fransa’ya borç vermek için daha yüksek prim talep etmeye başladı. Bu fark 85 baz puana çıkarak Ocak 2025’ten beri en yüksek seviyeye ulaştı.
Fransa’da Yeni Bir Başbakan Arayışı
Cumhurbaşkanı Macron’un, Lecornu’nun istifasını kabul etmesi bekleniyor. Elysee Sarayı’ndan yapılan ilk açıklamada, “devletin sürekliliği esas alınarak yeni hükümetin en kısa sürede oluşturulacağı” vurgulandı.
Fransa’da son iki yılda yaşanan sık kabine değişiklikleri, siyasi belirsizliği artırırken, kamuoyu artık “erken seçim” olasılığını ciddi şekilde tartışıyor. Yeni başbakanın kim olacağı, ülkenin ekonomik yönelimleri kadar Avrupa Birliği içindeki rolünü de etkileyecek gibi görünüyor.