Martin Scorsese, sinema salonlarındaki izleyici davranışlarından duyduğu rahatsızlık nedeniyle artık film izlemeye gitmediğini açıkladı. Taksi Şoförü, Sıkı Dostlar ve Para Avcısı gibi kült filmlerin usta yönetmeni, salonlardaki yüksek sesli konuşmalar, telefon ışıkları ve dikkat dağıtan hareketler yüzünden film deneyiminin bozulduğunu vurguladı. 82 yaşındaki yönetmenin bu serzenişi kısa sürede sosyal medyada gündem oldu; çok sayıda hayranı Scorsese’ye hak vererek benzer şikayetlerini dile getirdi.
Gürültü, Telefon Işıkları ve Kayıp Saygı
Scorsese’nin açıklamaları, film eleştirmeni Pete Travers ile yaptığı samimi bir sohbet sırasında gündeme geldi. Travers’ın “The Travers Take” isimli blogunda aktardığına göre, usta yönetmen sinema salonlarında artık kendisini rahatsız hissettiğini belirtti. Özellikle “oyuncuların sesini bastıracak kadar yüksek sesle konuşan, telefonla uğraşan ve salondan sık sık çıkan” izleyicilere duyduğu tepkiyi açıkça dile getirdi.
Scorsese’nin bu açıklamaları üzerine Travers gençliğini hatırlatarak ona hafifçe itiraz etti ve “Biz de gençken sinemada konuşurduk” dedi. Scorsese bu noktada itirazını netleştirdi: “Evet, ama biz filmi tartışırdık. Filmle ilgili konuşurduk ve bunun üzerinden eğlenirdik. Şimdi ise bu yok.”
Hayranlar Sessizliği Özlüyor
Scorsese’nin açıklamaları kısa sürede viral oldu. Özellikle sosyal medyada birçok kullanıcı, yönetmenin görüşlerine destek vererek sinema deneyiminin bozulduğunu belirtti.
Bir kullanıcı, “Haklı. Sinemada 5 dakika bile bir yerlerden ışık sızmadan geçirmek mümkün değil. Gerçekten sinir bozucu,” yorumunu yaptı. Başka biri ise, “İnsanlar 800 TL verip sonra sessiz reels izliyorlar. Bu nasıl bir çelişki? Film izlemeye gelen izlemiyor,” dedi. Bir diğer takipçi, “Marty haklı. Sinema adabı artık yok oldu,” yorumuyla tartışmaya katıldı.
Esprili bir kullanıcı ise şöyle yazdı: “Ne yaptığınıza bakın, hayvanlar. Filmlerin papasının film keyfini mahvettiniz. Hepiniz kendinizden utanmalısınız.”
Scorsese Bu Kez Kamera Arkasında Papa İçin
Öte yandan Scorsese, sinemaya dair bir başka projeyle gündemde. Ünlü yönetmen, Papa Francis ile yaptığı sohbetleri ve papanın kamera karşısındaki son röportajını konu alan bir belgesel çekmeye hazırlanıyor. “Aldeas – A New Story” (Aldeas: Yeni Bir Hikaye) adlı yapımın arkasında, Papa Francis’in 2013 yılında kurduğu Scholas Occurrentes isimli uluslararası vakıf bulunuyor.
Belgeselin merkezinde, papanın sinemayı “ifade biçimi olmanın ötesinde, umut ve dönüşüm aracı” olarak görmesi yer alıyor. Projede, Endonezya, Gambiya ve İtalya gibi ülkelerden gençlerin kısa film üretme süreçlerine ve toplumsal etkilerine odaklanılacak. Belgesel, gençlerin yaratıcı güçlerini keşfetmesini teşvik eden Aldeas sinema programını derinlemesine ele alacak.
Saygı, Sessizlik ve Sinemanın Geleceği
Scorsese’nin bu çıkışı, yalnızca bir sinema deneyimi eleştirisi olarak değil, aynı zamanda sinema kültürüne yönelik bir uyarı olarak da değerlendiriliyor. Birçok sinemasever, filmlerin kolektif izlenme deneyimini kaybettiğini, bireysel alışkanlıkların ön plana çıktığını ve sinema salonlarının “konser havası”na büründüğünü savunuyor.
Scorsese’nin tavrı, sadece bir nostalji değil; aynı zamanda sinema sanatının saygı, dikkat ve sessizlikle deneyimlenmesi gerektiğine dair bir hatırlatma niteliği taşıyor. Usta yönetmen, filmin büyüsünün yalnızca ekranda değil, onu izleme biçimimizde de saklı olduğunu açıkça ortaya koyuyor.