Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna, modern savaş tarihinin en uzun kuşatması olarak kayıtlara geçen, 1.425 gün süren (5 Nisan 1992 – 29 Şubat 1996) karanlık bir dönemi geride bıraktı. Ancak, kuşatmanın bitiminden 19 yıl sonra, İtalyan yargısı savaş yıllarının az bilinen ve dehşet verici bir yüzünü soruşturuyor: Zengin yabancıların Bosnalı Sırp güçlere para ödeyerek Saraybosna halkını “avladığı” iddiası. The Times gazetesinin haberine göre, İtalyan adliyelerinde bu iddialara dair dosyalar dolaşıyor.
Kuşatma Tepelerinde İnsan Avlayan “Silah Meraklıları”
Soruşturmanın merkezinde, İtalyan yazar Ezio Gavazzeni’nin Bosna istihbaratından aldığı iddialar yer alıyor. Gavazzeni’ye göre, bir Bosna istihbarat görevlisi, Saraybosna’daki yerel İtalyan istihbarat ofisine en az beş İtalyan’ın sivilleri vurmak üzere şehrin çevresindeki tepelerde bulunduğunu bildirdi. Bu grup, Trieste civarında kümelenen ve aralarında estetik cerrahi uzmanı gibi farklı meslek gruplarından gelen “zengin” isimlerin bulunduğu iddia ediliyor. Tanıklıklar, bu kişilerin kuşatma sırasında savunmasız sivillere ateş etmek için Bosnalı Sırp güçlere para ödediğini ve bu “ziyaretlerin” ardından “saygın hayatlarına” geri döndüğünü ortaya koyuyor.
Bu iddialar, daha önce Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde (UCM) de gündeme gelmişti. Amerikalı gönüllü itfaiyeci John Jordan, 1990’larda Saraybosna’da gözlemlediklerini mahkemede anlatmıştı. Jordan, hedef alınan kişilerin tamamen yabancı olduğu anlaşılan ve avcılığa uygun silahlar kullanan “turist nişancılar” olduğunu belirtmişti. Maalesef, olaylarda çocukların da hedef alındığı aktarılıyor.
Milano Savcıları Harekete Geçti: Gaddarlık ve Adam Öldürme Suçlaması
Milano savcıları, aşırı sağcı silah meraklıları olarak tanımlanan söz konusu İtalyan keskin nişancıları tespit etmeye çalışıyor. Savcı Alessandro Gobbis, dava kapsamında “gaddarlık ve aşağılık amaçlarla ağırlaştırılmış isteyerek adam öldürme” suçlamasıyla soruşturma yürütüyor. Ayrıca, dosyada eski Saraybosna belediye başkanı Benjamina Karic’in sunduğu, “insanlık dışı faaliyetlerde bulunan zengin yabancılar” raporu da yer alıyor.
Bu soruşturmaya ilham veren bir diğer kaynak ise, Sloven yönetmen Miran Zupanic’in 2022 yapımı Sarajevo Safari adlı belgeseli oldu. Film, küçük gruplar halinde zengin ve etkili yabancıların Bosnalı Sırp güçlerine para ödeyerek sivilleri “avlaması” iddialarını detaylı tanıklıklarla gündeme taşıyor. Tanıklara göre, bu kişiler Sırp birliklerinin rehberliğinde şehrin yüksek noktalarına yerleştiriliyor, sivillere ateş ediyor ve bu korkunç eylemleri bir “savaş oyunu” gibi görüyorlardı.
Yasa Dışı Yapının Organizasyonu ve Savaşın Arka Planı
Bosna’da görev yapmış bir tanığın Gavazzeni’ye verdiği demeç, Amerikalılar, Kanadalılar, Ruslar ve İtalyanların bu “savaş oyunu” için para ödemeye hazır olduğunu ortaya koyuyor. Bu korkunç yapının, Sırp Devlet Güvenlik Servisi’nin yönlendirmesiyle organize edildiği ve eski charter ve turizm havayolu şirketi Aviogenex’in altyapısının kullanıldığı iddia ediliyor. Uluslararası Yugoslavya Mahkemesi tarafından savaş suçlarından hüküm giyen Jovica Stanišić’in, bu kirli hizmette kilit rol oynadığı belirtiliyor.
Saraybosna kuşatması, sadece Bosna Savaşı’nın bir parçası olmakla kalmadı; Sırp güçlerinin kontrolündeki bölgelerde sistematik bir etnik temizlik ve soykırım kampanyası yürütüldü. 1995’te Srebrenica’da yaşanan ve General Ratko Mladić’in emri altındaki birliklerin 8.000’den fazla Boşnak erkek ve çocuğu katlettiği soykırım, bu dönemin en korkunç örneğidir. Yeni soruşturma, Bosna Savaşı sırasındaki insanlık dışı eylemlerin sadece askerî güçlerle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda zengin yabancıların kurbanları hedef aldığı bir “safari” boyutunun da olduğunu gözler önüne seriyor.
