Rock tarihine adını altın harflerle yazdıran Ozzy Osbourne, 76 yaşında hayatını kaybetti. Uzun yıllardır Parkinson hastalığı ile mücadele eden efsane müzisyenin ölüm haberi, ailesi tarafından kamuoyuna duyuruldu. Milyonlarca hayranını yasa boğan bu gelişme, müzik dünyasında derin bir boşluk yarattı.
Rock’un Kara Prensi Artık Yok
Ozzy Osbourne, sadece müzik kariyeriyle değil, aynı zamanda kişisel yaşamındaki mücadeleleriyle de hafızalara kazındı. Black Sabbath grubunun kurucu üyesi olan sanatçı, kendine özgü tarzı ve asi duruşuyla rock kültürünün simgelerinden biri haline geldi. Ancak yaşamı boyunca sadece alkışlarla değil, aynı zamanda büyük acılar ve trajedilerle de yüzleşti.

Mütevazı Bir Başlangıç
3 Aralık 1948’de İngiltere’nin Birmingham kentinde dünyaya gelen Ozzy Osbourne, işçi sınıfı bir ailenin çocuğu olarak hayata gözlerini açtı. Altı kardeşiyle birlikte yoksulluk içinde büyüyen Osbourne, müziğe olan ilgisini genç yaşlarda keşfetti. 14 yaşında The Beatles sayesinde rock müziğe ilgi duymaya başladı, 15 yaşında ise okul hayatını bırakarak çalışma hayatına atıldı. Bu dönemde inşaatlarda ve otomobil fabrikalarında çalıştı, aynı zamanda okul arkadaşı Tony Iommi ile ilk müzik grubunu kurdu.
Black Sabbath ve Rock Devrimi
Dönemin psychedelic rock akımına rağmen, Osbourne ve arkadaşları blues etkili sert rock tarzını benimsedi. Grup üyelerinden Geezer Butler, İtalyan korku filmi “Black Sabbath”tan esinlenerek grubun ismini önerdi ve böylece efsanevi grup doğmuş oldu. Black Sabbath, 1970’li yıllarda tüm dünyada büyük yankı uyandırarak heavy metal’in öncülerinden biri kabul edildi.
Travmalar ve Bağımlılıklar
Ancak sahne ışıklarının ardında karanlıklar vardı. Osbourne, çocukken fiziksel ve cinsel istismara uğradığını yıllar sonra itiraf etti. Aynı zamanda disleksi ve okulda zorbalık gibi sorunlarla da boğuştu. Genç yaşta uyuşturucu ve alkol bağımlılığı geliştiren sanatçı, bu nedenle Black Sabbath’tan ayrılmak zorunda kaldı. 2023’te Rolling Stone’a verdiği röportajda, “Ölmüş olmam gerekiyordu. Bin defa ölmeliydim,” sözleriyle geçmişiyle yüzleşmişti.
Solo Kariyer ve Büyük Kayıplar
Eşi Sharon Osbourne ve gitarist Randy Rhoads’un desteğiyle solo kariyerine adım atan Osbourne, çok geçmeden yeni bir başarı dalgası yakaladı. Ancak 1982 yılında yaşanan trajik uçak kazası, bu yükselişi gölgede bıraktı. Turne sırasında yere yakın uçan bir uçak, tur otobüsüne çarptı. Kazada Randy Rhoads da dahil olmak üzere tüm mürettebat hayatını kaybetti. Osbourne, bu olayın etkisini yıllarca üzerinden atamadı: “Randy Rhoads’un öldüğü gün benim de bir yanım öldü,” diyerek acısını dile getirmişti.
Sağlık Sorunları ve Emeklilik
2003 yılında geçirdiği ATV kazasında sekiz kaburgası ve bir omuru kırılan Osbourne, yıllar içinde birçok sağlık sorunuyla savaştı. Özellikle Parkinson hastalığı, yaşam kalitesini ciddi şekilde etkiledi. 2023’te geçirdiği omurga ameliyatı sonrası sahneye veda eden Osbourne, “Evde antrenörümle çalışıyorum, pes etmiyorum,” diyerek mücadeleci ruhunu bir kez daha göstermişti.
Son Veda
6 Temmuz 2025’te verdiği veda konseriyle sahnelere elveda diyen Osbourne, sadece bir müzisyen değil, bir yaşam savaşçısı olarak da hatırlanacak. Onun bıraktığı miras, rock müziğin sınırlarını yeniden tanımlayan bir efsane olarak sonsuza dek yaşayacak.