Papa Franciscus’un hayatını kaybetmesinin ardından, 1,4 milyar Katoliği temsil edecek yeni liderin kim olacağı sorusu gündemin ilk sırasına oturdu. Katolik dünyası, önümüzdeki günlerde yeni Papa’yı belirlemek üzere Sistine Şapeli’nde Konklav için toplanmaya hazırlanıyor.
Papalık Seçimi Nasıl Gerçekleşecek?
Vatikan’ın kurallarına göre, 80 yaşının altındaki 136 kardinal, yeni Papa’yı seçmek için oy kullanabilecek. Seçim süreci, Papa Franciscus’un cenazesinin ardından 20 gün içinde başlayacak ve üçte iki çoğunluk elde eden kardinal, görevi kabul etmesi durumunda yeni Papa ilan edilecek.
Vatikan İçin Öne Çıkan İsimler
Yeni Papa için güçlü adaylar arasında farklı ülkelerden ve farklı düşünsel eğilimlerden gelen kardinaller bulunuyor. İşte öne çıkan isimler:

Matteo Maria Zuppi: “İtalyan Bergoglio”
İtalyan Kardinal Matteo Maria Zuppi, İtalya Episkoposlar Konferansı Başkanı olarak dikkat çekiyor. Sosyal adalet, göçmen hakları ve yoksullukla mücadele konularındaki hassasiyeti nedeniyle, Papa Francis’in izinden giden bir figür olarak tanımlanıyor. Seçilmesi halinde, uzun yıllar sonra bir İtalyan Papa göreceğiz.

Pierbattista Pizzaballa: Kudüs’ten Vatikan’a
İtalyan Kardinal Pierbattista Pizzaballa, Kudüs Latin Patriği olarak Orta Doğu’daki en yüksek Katolik otoritelerden biri. Fransisken kökenli olması ve bölgedeki diplomatik deneyimi, onu Papalık için güçlü bir aday haline getiriyor.

Raymond Leo Burke: Geleneksel Kanadın Güçlü İsmi
ABD’li Kardinal Raymond Leo Burke, Papa Francis’in reformlarına karşı çıkan muhafazakâr çizgisiyle biliniyor. Trump ile ortak görüşlere sahip olması ve Vatikan’daki görevlerinden alınmasına rağmen hala güçlü bir tabana hitap etmesi, ismini gündemde tutuyor.

Peter Erdo: Avrupa’nın Sessiz Gücü
Macar Kardinal Peter Erdo, Katolik Kilisesi’nin Avrupa’daki etkinliğini artırmayı hedefleyen isimlerden biri. Geleneksel değerlere bağlı tutumu ve geniş uluslararası ağı, onu Konklav’da ciddiye alınacak bir aday yapıyor.

Luis Antonio Tagle: “Asyalı Franciscus”
Filipinli Kardinal Luis Antonio Tagle, sosyal adalet ve yoksullukla mücadeleye olan bağlılığı ile öne çıkıyor. Seçilmesi halinde tarihteki ilk Asyalı Papa olacak. Genç ve reformist bir figür olması, genç Katolikler üzerinde olumlu bir etki yaratabilir.

Peter Turkson: Afrika’nın Umudu
Ganalı Kardinal Peter Turkson, Afrika kıtasında Katolik inancının hızla yayılmasının temsilcisi olarak görülüyor. Barış ve adalet konularında uluslararası tanınırlığa sahip olan Turkson, Papalık için güçlü bir Afrikalı aday profili çiziyor.

Mario Grech: Reformcu Bir Yüz
Maltalı Kardinal Mario Grech, kilise içi reformların savunucusu olarak biliniyor. LGBT bireyler ve çağdaş aile yapıları konusunda kapsayıcı yaklaşımları, onu ılımlı ve yenilikçi bir Papa adayı haline getiriyor.

Pietro Parolin: Diplomatik Tecrübenin Adayı
İtalyan Kardinal Pietro Parolin, Vatikan’ın devlet sekreteri olarak uzun yıllardır diplomatik misyonlarda görev yapıyor. Çin’le yürütülen hassas piskopos atamaları anlaşmasının mimarı olan Parolin, istikrarlı ve dengeli bir liderlik vaat ediyor.

José Tolentino Calaça de Mendonça: Modernizmin Savunucusu
Portekizli Kardinal Tolentino, çağdaş kültürle kilisenin uyum sağlaması gerektiğini savunuyor. Eşcinsel ilişkiler ve kadınların kilise içindeki rolü gibi konularda daha hoşgörülü bir duruş sergiliyor, ancak yaşı genç olduğu için seçim şansının sınırlı olabileceği düşünülüyor.

Anders Arborelius: Kuzey’in Temsilcisi
İsveçli Kardinal Anders Arborelius, seküler Avrupa’da Katolik inancını büyüten ender liderlerden biri olarak tanınıyor. Kilise içi kutuplaşmayı önlemek ve diyalog köprüleri kurmak yönündeki mesajları, ona farklı bir profil kazandırıyor.

Fridolin Ambongo: Afrika’dan Güçlü Bir Ses
Kongolu Kardinal Fridolin Ambongo, Papa Francis’in en güvendiği isimlerden biri olarak biliniyor. Ancak eşcinsel çiftlerin kutsanmasına karşı çıkması, kilise içindeki muhafazakâr tabanda güçlü bir destek yaratıyor.
Modernite mi, Gelenek mi?
Papalık seçimi, yalnızca bir lider seçimi değil; aynı zamanda Katolik Kilisesi’nin geleceğine dair bir yön tayini anlamına geliyor. Seçilecek Papa’nın reformcu mu yoksa gelenekçi mi olacağı, yalnızca Katolik dünyası için değil, küresel düzeyde de dikkatle izlenecek.