Leonardo da Vinci’nin 1490 tarihli ünlü eseri Vitruvius Adamı, yalnızca bir sanat başyapıtı değil, aynı zamanda insan vücudunun doğayla olan matematiksel uyumunun simgesi olabilir. Londra merkezli diş hekimi Dr. Rory Mac Sweeney, bu ikonik çizimde gizli bir eşkenar üçgen yapısını ortaya çıkardı. Keşif, Journal of Mathematics and the Arts dergisinde yayımlandı.
Çizimde Gizlenen “Bonwill Üçgeni”
Dr. Sweeney, çizimin merkezinde yer alan adamın bacakları arasında yer alan hayali eşkenar üçgenin, modern diş hekimliğinde çene anatomisini açıklamak için kullanılan ve “Bonwill Üçgeni” olarak bilinen yapıyla çakıştığını belirtiyor. Bu üçgenin köşeleri:
- Alt çenenin iki eklem noktasının merkezi
- Alt kesici dişlerin orta noktası
arasında kuruluyor. Her kenarı yaklaşık 10 cm olan bu üçgen, insan çenesinin işleyişini açıklamada önemli bir referans olarak kabul ediliyor.
Da Vinci Bilimden Asırlar Önce Davranmış Olabilir
Sweeney, bu geometrik yapının çizimde yer almasının, Leonardo’nun çene mekaniği ve vücut oranları hakkında sezgisel bir farkındalığa sahip olduğunu düşündürüyor. Sanatçının kare ve daire kullanımıyla oluşturduğu kompozisyon, bu gizli üçgen sayesinde yaklaşık 1,64 oranında bir ölçüsel denge sunuyor.
Bu oran, doğada sıkça karşılaşılan ve verimli yapıların temelini oluşturan 1,633’lük “tetrahedral oran” ile neredeyse birebir örtüşüyor. Bu oran, kristallerin atomik yapısından, portakalların istiflenme biçimine kadar pek çok yapıda görülüyor.
Evrensel Tasarım Şablonuna Açılan Kapı
Araştırmada, Leonardo’nun bu oranları ve geometrik ilişkileri bilerek kullandığına dair güçlü bulgular sunuluyor. Çizimdeki kare ile daire arasındaki oranın da bu sistematik yapı ile tutarlı olduğu, hem yayınlanmış ölçümlere hem de doğada gözlenen örneklere dayandırılıyor.

Sweeney şöyle diyor:
“Herkes karmaşık bir sır arıyordu ama cevap Leonardo’nun kendi çiziminde, çok açık bir şekilde oradaydı. Bu üçgen, onun doğanın işleyişine dair sezgisel bilgisine işaret ediyor olabilir.”
Sanat, Geometri ve Bilimin Kesiştiği Nokta
Vitruvius Adamı, insan vücudunun ideal oranlarını gösterdiği kadar, matematiksel estetik ile biyolojik yapıların ortak dilini de sunuyor. Dr. Sweeney, bu keşfin yalnızca çizime değil, doğanın kendisine dair daha büyük bir anlayış sunduğunu belirtiyor:
“Bu sadece güzel bir çizim değil. Aynı zamanda evrensel bir tasarım kuralını özetleyen bilimsel bir manifesto gibi. Leonardo, bedenin doğayla aynı matematiksel zarafet içinde şekillendiğini sezgisel olarak biliyordu.”