Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, tutuklu bulunduğu cezaevinden sağlık durumu nedeniyle hastaneye sevk edildi. Özdağ’ın durumu nedeniyle katılamadığı duruşmada, yargılandığı davanın bir sonraki oturumu 8 Temmuz 2025 tarihine ertelendi.
Hakkındaki Suçlama: MİT Mensuplarının Kimliklerini Açıklamak
Ümit Özdağ, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamasıyla 21 Ocak’tan bu yana tutuklu bulunuyor. Ancak devam eden bir diğer önemli dava ise, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensuplarının kimliklerini ifşa ettiği gerekçesiyle açılmış durumda.
Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bugünkü duruşmasında Özdağ ve avukatları hazır bulunmadı. Mahkeme heyeti, Özdağ’ın sağlık durumu gerekçesiyle hastaneye sevk edildiğini açıkladı. Avukatların da duruşmaya katılamayacaklarına dair sundukları mazeret kabul edildi.
İddianamede Ne Var?
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Özdağ’ın 26 Şubat 2020’de TBMM’de yaptığı bir basın açıklamasında, Libya’da şehit olan MİT mensuplarının kimlik bilgilerini, görevlerini ve faaliyet yürüttükleri yerleri açıkladığı iddia ediliyor.
Savcılık, o dönemde milletvekili olan Özdağ’ın, Anayasa’nın 83. maddesi uyarınca dokunulmazlığının kaldırılmasını talep etmiş; Özdağ’ın 2023 seçimlerinde yeniden milletvekili seçilememesi sonrası dava süreci başlamıştı.
İddianamede Özdağ’ın, 2937 sayılı MİT Kanunu’nun 27/2 maddesi kapsamında 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep ediliyor. Aynı zamanda 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesi gereğince bazı kamu haklarından yoksun bırakılması da gündemde.
Siyasi Süreç ve Tutukluluk Devam Ediyor
Özdağ’ın cezaevinde geçirdiği süreç, yalnızca yargı boyutuyla değil, aynı zamanda siyasi etkileriyle de tartışılıyor. “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlaması nedeniyle tutuklu bulunan Özdağ, özellikle 2023 seçimlerinde milliyetçi tabanda elde ettiği oy oranı ve söylemleriyle kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştı.
Zafer Partisi’nden konuyla ilgili şu ana kadar resmi bir açıklama yapılmazken, bazı parti yöneticilerinin sosyal medyada yaptığı paylaşımlarda, “yargının siyasallaştığı” yönündeki eleştiriler dikkat çekti.