Alaska’da gerçekleşen Trump-Putin zirvesi, küresel diplomasi açısından yeni bir dönemin işareti olarak görülürken, Ukrayna basını bu görüşmeyi “ihanetin provası” ve “Moskova’nın zaferi” olarak tanımladı. Zirve sonrası ortaya çıkan mesajlar, Avrupa güvenlik mimarisinde derin kırılmaların ve olası toprak değişimlerinin gündeme gelebileceğini gösteriyor.
Somut Karar Yok, Sembolik Zafer Moskova’nın
Zirvede ne Ukrayna savaşı için bağlayıcı bir anlaşma ne de ateşkes çağrısı duyuruldu. ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, basına verdiği kısa mesajlarla yetinirken, Putin’in resmi yemeğe dahi katılmadan Alaska’dan ayrılması, görüşmenin doğasında hâkim olan gerginliği ortaya koydu.
Batı medyası, görüşmenin ortada geçtiğini, Trump’ın Putin’in taleplerine yaklaşmakta olduğunu yazarken; Rus medyası ise Putin’in liderliğini öne çıkaran başlıklarla zafer ilan etti.
Kiev Post: Toprak Takası Üzerinde Anlaşıldı
Kiev Post ve diğer Ukrayna kaynaklarına göre, Trump ve Putin, görüşme sırasında Ukrayna topraklarıyla ilgili bir takas planında uzlaştı. Bu iddiaya göre işgal altındaki bazı bölgelerin statüsü değişebilir, hatta bunun karşılığında Rusya’nın uluslararası masaya oturması sağlanabilir. Ukrayna medyası, bu ihtimali doğrudan “ihanet” olarak tanımlıyor.
Zelenski Dışlandı, Tepkiler Çığ Gibi
Zirveye Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski’nin davet edilmemesi, Kiev yönetiminde büyük tepkiye yol açtı. Rus parlamentosu milletvekili Sergey Mironov, Zelenski’nin süreçte rol almaması gerektiğini savunarak, “Trump iş adamıdır, yükümlülük almayan tarafla anlaşma olmaz” açıklamasında bulundu. Mironov ayrıca Zelenski’nin bu anlaşmayı reddetmesi hâlinde yargılanması gerektiğini iddia etti.
İmaj Politikası: Putin Sahneyi İyi Kullandı
Putin’in Alaska ziyareti, sadece diplomatik bir temas değil; aynı zamanda güçlü bir propaganda gösterisine dönüştü. Kırmızı halı, askeri uçuşlar, el sıkışma kareleri… Bu sembollerle Putin, Rusya’nın küresel dengelerde eşit oyuncu olduğu mesajını hem iç kamuoyuna hem de dünyaya iletti.
Basın toplantısında, Putin “Trump ile Ukrayna konusunda bir anlayışa vardık” dedi. Detay açıklanmasa da bu cümle, Rus kamuoyuna Moskova’nın Avrupa üzerinde söz sahibi olduğu algısını pekiştirmeye yetti.
Avrupa’da Harita Değişiyor Mu?
Bu görüşmenin ardından, Avrupa sınırlarının yeniden çizilmesi ihtimali ilk kez bu kadar yüksek sesle dile getirildi. Ukrayna medyası, Batı’nın Ukrayna’yı masada yalnız bıraktığını, bu zirvenin barış değil, ihanetin provası olduğunu yazdı.
Putin’in amacının sadece masaya oturmak değil, küresel güç görüntüsü vermek, aynı zamanda Ukrayna’nın sahada kaybettiklerini diplomasiyle kazanmaya çalışmak olduğu ifade ediliyor.
Zelenski Washington Yolunda
İddialara göre Zelenski, Trump-Putin zirvesinin perde arkasını netleştirmek ve olası “toprak anlaşmasına” karşı tavır almak üzere gelecek hafta Washington’a gidecek. Kiev tarafı, bu zirvenin sonuçlarının Ukrayna açısından geri dönülmez riskler taşıdığı görüşünde.