Mubi, bağımsız sinema alanında küresel bir dev olma yolunda büyük bir adım daha attı. Teknoloji devi Sequoia Capital, Londra merkezli bağımsız film platformu Mubi’ye 100 milyon dolar yatırım yaparak şirketin değerini 1 milyar doların üzerine çıkardı. Bu yatırımla birlikte Mubi, “unicorn” statüsüne ulaştı ve küresel film endüstrisinde söz sahibi olma yolundaki iddiasını güçlendirdi.
Sequoia’dan Bağımsız Sinemaya Destek: Mubi Artık Bir “Unicorn”
Google, Apple ve YouTube gibi teknoloji devlerinin erken dönem yatırımcısı olan Sequoia Capital, bu kez daha niş bir alana yönelerek bağımsız sinema ve entelektüel içeriklere olan talebi değerlendirmeyi seçti. Mubi’ye yapılan yatırım, Sequoia’nın Avrupa’daki ilk büyük dijital yayıncılık hamlesi olmasının yanı sıra, eğlence sektöründeki nadir yatırımlarından biri olarak dikkat çekiyor.
Bir Türk Girişimcinin Vizyonu: Mubi’nin Kuruluş Hikayesi
Mubi, 2007 yılında Türk girişimci Efe Çakarel tarafından kuruldu. Platformun doğuş hikayesi ise oldukça dikkat çekici: Çakarel, Tokyo’da Wong Kar-wai’nin In the Mood for Love filmini çevrimiçi izleyemediği için böyle bir platforma ihtiyaç duyulduğunu fark etti. Mubi, bu eksikliği gidermek için yola çıktı ve zamanla küratörlüğünü yaptığı seçkin içeriklerle bağımsız sinemanın küresel markalarından biri haline geldi.
Bugün 15 ülkede ofisi, 400’den fazla çalışanı ve 20 milyon kayıtlı kullanıcısı bulunan Mubi, Latin Amerika ve İtalya’da yerelleşme adımlarını hızlandırırken, hem yerli yapımcılara destek veriyor hem de orijinal içerik üretimine yatırım yapıyor.
Mubi, Yapım Stüdyosu Olma Yolunda
Mubi, yalnızca bir film platformu değil, aynı zamanda bağımsız yapım şirketleriyle rekabet edecek bir yapım stüdyosu olma yolunda ilerliyor. 2025’te vizyona girecek yüksek profilli projeler arasında Kelly Reichardt’ın The Mastermind, Paolo Sorrentino’nun La Grazia ve Jim Jarmusch’un Father, Mother, Sister, Brother gibi filmler bulunuyor. Bu projeler, Mubi’nin sadece küratörlük yapmakla kalmayıp yeni yapımlar üreten bir sinema devi olma yolunda ilerlediğini gösteriyor.
Hibrit Dağıtım Modeli ve Küresel Başarılar
Mubi’nin “her gün bir film” formatı, kullanıcı bağlılığını artırırken, aynı zamanda içeriklerin sinema salonlarında gösterilmesi sayesinde hibrit bir dağıtım modeli yaratıyor. Örneğin, Cannes’da büyük ses getiren ve dünya genelinde 84 milyon dolar hasılat elde eden The Substance gibi filmler, Mubi’nin dağıtım başarısını ortaya koyuyor.
Ayrıca, Jennifer Lawrence’ın başrolde olduğu Cannes yapımı Die, My Love filmi, Apple ve Netflix gibi devlerin tekliflerini geride bırakarak 24 milyon dolara Mubi tarafından satın alındı. Bu anlaşma, Cannes Film Festivali’nin en büyük anlaşması olarak kayıtlara geçti.
Satın Almalarla Gücünü Artırıyor
Mubi, sadece içerik üretmekle kalmayıp dağıtım alanında da büyüyor. Berlin merkezli satış ve yapım şirketi The Match Factory ve Benelüks bölgesindeki dağıtımcı Cinéart’ın hisselerini satın alarak, tam entegre bir film şirketine dönüşüyor.
Gelecek Vizyonu: Daha Fazla Yerelleşme ve Küresel Büyüme
Sequoia’nın yatırımıyla birlikte Mubi, yerel içerik üretimi, bağımsız sinema destekleri ve küresel genişleme alanlarındaki büyümesini daha da hızlandırmayı hedefliyor. Şirketin vizyonu, bağımsız sinemayı dünya çapında daha erişilebilir ve etkili bir platform haline getirmek.