Tiyatro sanatçısı ve yazar Müjdat Gezen, bir yıl önce katıldığı bir YouTube programındaki ifadeleri nedeniyle “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla soruşturma geçirdi. Gazeteci Ayşenur Arslan ile yaptığı programda sarf ettiği sözler üzerine harekete geçen savcılık, Gezen’in İstanbul Emniyeti’nde ifadesini aldı.
Soruşturmaya gerekçe olarak gösterilen söz, Gezen’in “Müslümanlarda ölen kişi annesinin ismiyle gömülür. Çünkü Anadolu’da bir laf vardır, anan kesin anandır ama baban belki babandır” ifadesi oldu. Bu cümlelerin, toplumu tahrik edici nitelikte olduğu iddiasıyla soruşturma başlatıldığı öğrenildi.
Emniyette İfade Verdi
Soruşturma kapsamında Fatih Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne çağrılan Gezen, burada verdiği ifadede açıklamalarının amacının kadınların toplumdaki yerine dikkat çekmek olduğunu söyledi.
Sanatçı ifadesinde şu savunmayı yaptı:
“Hz. Muhammed’in bir sözü vardır: ‘Cennet annelerin ayakları altındadır.’ Toplumumuzda kadın hep öteleniyor. Kadınların daha faal, daha üretken olmasını istiyorum. Bu sözlerle kadınların toplumdaki yerine dikkat çektim.”
Hedef Kadın Temsiliyeti: “Meclis’te En Az 250 Kadın Vekil Olmalı”
Gezen, açıklamasında yalnızca dini referansla değil, siyasal temsiliyetle de kadınların hak ettiği noktaya ulaşmadığını belirtti. “Meclis’te en az 250 kadın milletvekili olmalı” diyerek Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde daha güçlü kadın temsiliyeti çağrısında bulundu.
Bu cümlelerinin, kadın haklarına dikkat çekmek ve toplumsal cinsiyet eşitliğini savunmak amacıyla söylendiğini yineleyen Gezen, suçlamayı kabul etmedi.
Eski Bir Program, Yeni Bir Soruşturma
Söz konusu ifadelerin yer aldığı video, yaklaşık bir yıl önce yayınlanmıştı. Ancak 2025 yılı itibarıyla sosyal medyada yeniden gündem olan içerik, bazı çevreler tarafından tepkiyle karşılanınca hukuki süreç başlatıldı.
Bu durum, Türkiye’de geçmiş açıklamaların yeniden gündeme getirilerek yargı konusu yapılması tartışmasını da beraberinde getirdi. Eleştirmenler, “ifade özgürlüğü” ve “düşünce beyanı” ile “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlaması arasındaki sınırın giderek muğlaklaştığına dikkat çekiyor.
Müjdat Gezen Hakkında Daha Önce de Soruşturmalar Açılmıştı
Müjdat Gezen, geçmişte de yaptığı açıklamalar ve sahne performansları nedeniyle defalarca yargının hedefi olmuş bir isim. Ancak sanatçı, her seferinde eleştirel ifade özgürlüğünün demokratik toplumlarda bir hak olduğunu savunmuştu.
Gezen’in bu yeni soruşturmayla birlikte, sanatsal ifade ile cezai sorumluluk arasındaki çizginin nasıl değerlendirileceği yeniden tartışma konusu oldu.
Kadın Odaklı Vurgu Tepkileri Bastırmadı
Gezen’in açıklamasında dikkat çekici bir diğer unsur ise kadınlara yönelik toplumsal değer vurgusunun bilinçli biçimde ön plana çıkarılması. Cümlenin temelinde “kadının kutsallığına” ve “annenin kesinliği”ne yapılan gönderme, kimi çevrelerde eleştiri konusu olsa da sanatçıya göre bu, kadınların ikincilleştirilmesine karşı bir duruş.
Bu bağlamda Gezen’in savunması yalnızca dini değil, sosyolojik ve kültürel bir çerçeveden de değerlendiriliyor.