Kanal İstanbul projesiyle ilgili tartışmalar büyürken, İstanbul 4. İdare Mahkemesi’ne sunulan bilirkişi raporu, çevre planı değişikliklerinin şehircilik ilkelerine ve kamu yararına aykırı olduğu yönünde görüş bildirdi. Ancak aynı dönemde, bazı Arap televizyon kanallarında Kanal İstanbul için yatırım reklamlarının yayınlanması dikkat çekiyor.
Bilirkişi Heyeti: Çevre ve Su Kaynakları Büyük Tehdit Altında
Mahkemenin talebiyle hazırlanan raporda, Kanal İstanbul güzergâhında yapılacak düzenlemelerin İstanbul’un kritik su kaynaklarına ve ekosistemine geri dönüşü olmayan zararlar vereceği vurgulandı. Özellikle Sazlıdere Barajı’nın tamamen devre dışı kalacağı, Şamlar Ormanı’nın büyük zarar göreceği ve Terkos Gölü’nün zamanla işlevsizleşeceği kaydedildi.
Yedi uzmandan oluşan bilirkişi heyeti, projenin hem şehircilik esaslarına, hem de planlama tekniklerine uygun olmadığını ve kamu yararına hizmet etmediğini oybirliğiyle karara bağladı.
İmamoğlu’ndan Sazlıdere Tepkisi
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Yokluğumu fırsat bilip Sazlıdere Barajı çevresinde 24 bin konutluk inşaat başlattılar” diyerek projeye tepkisini dile getirdi. İmamoğlu’nun bu paylaşımı, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Su Kıtlığı ve Ekolojik Tahribat Uyarısı
Nefes’ten Dilan Kutlu’nun haberine göre bilirkişi heyeti, Marmara Havzası’nda kişi başına düşen su miktarının kritik eşikte olduğunu belirtti. Bu bağlamda, Kanal İstanbul projesinin mevcut su dengelerini daha da bozacağı uyarısında bulunuldu.
Ayrıca, ÇED raporunda öne sürülen atık yönetimi ve kirlilik önleme planlarının yetersiz olduğu, projenin su, hava ve toprak kirliliğini artırabileceği ifade edildi. Proje güzergâhındaki tarım arazileri ve orman alanlarının korunmasına dair somut bir stratejinin oluşturulmadığı, kesilecek ormanların yerine dikilecek fidanların ise ekolojik işlevi geri kazandıramayacağı belirtildi.
Kırsal Nüfus Göç Riski Altında
Bilirkişi raporu ayrıca, güzergâh boyunca bulunan 4 bin 674 hektarlık Mutlak Tarım Arazisi ile 2 bin 491 hektarlık ormanlık alanın tehdit altında olduğunu ortaya koydu.
Bölge halkının zorunlu göç riskiyle karşı karşıya olduğu vurgulanırken, kırsal nüfusun mevcut yaşam alanlarında kalabilmesini sağlayacak herhangi bir sosyal planlama yapılmadığı kaydedildi. Bu durumun, bölgedeki köylülerin adeta kaderlerine terk edilmesi anlamına geldiği ifade edildi.
Arap Kanallarında Yatırım Reklamları: ‘Bölge Sınırsız Fırsatlarla Dolu’
Öte yandan Arap televizyon kanallarında Kanal İstanbul güzergâhı yatırım fırsatı olarak sunuluyor. Yayınlanan tanıtım videolarında, “Yatırım cenneti” ve “Bölge sınırsız fırsatlarla dolu” gibi ifadeler kullanıldı. Geniş arazilerin imar planına dahil edildiği ve bunun yatırım değerini artırdığı öne sürüldü.
İmar İzni Müjde Gibi Duyuruldu
Karar gazetesinin aktardığına göre, 3 dakika 34 saniyelik bir reklam filminde, Kanal İstanbul çevresindeki arsalara verilen imar izni “müjde” ve “benzersiz fırsat” olarak lanse edildi. Videoda, işlerin planlandığı gibi ilerlediği ve yeni imar izinlerinin bölgeyi yatırım açısından daha cazip hale getirdiği vurgulandı.
‘Rekor Sürede Bitecek’ Vaatleri
Arap emlak uzmanlarının hazırladığı tanıtım videolarında, çalışmaların “rekor sürede” tamamlanacağı ve lüks alışveriş merkezleri dahil birçok yapının projeye entegre edileceği belirtildi. Projenin, 2026 yılında tamamlanacağı bilgisi de yine bu reklam videolarında öne çıkarıldı.