İran’ın sürgündeki son veliaht prensi olan Rıza Pehlevi, son açıklamaları ve siyasi girişimleriyle yeniden dünya kamuoyunun gündeminde. 1979’daki İslam Devrimi ile sona eren Pehlevi hanedanı, bugün hâlâ İran’ın geleceğine dair tartışmalarda önemli bir referans noktası olmaya devam ediyor.
Peki, Rıza Pehlevi kimdir, neden şimdi daha görünür hale geldi ve monarşi İran’a dönebilir mi?
Şah Olarak Yetiştirildi, Sürgünde Büyüdü
1950’lerin sonlarından itibaren doğrudan taht için yetiştirilen Rıza Pehlevi, 1979’daki devrim sırasında ABD’de avcı uçağı pilotluğu eğitimi alıyordu. Babası Şah Muhammed Rıza Pehlevi devrildiğinde, Pehlevi ailesi sürgüne gitmek zorunda kaldı. Bu süreçte Pehlevi ailesi birçok trajedi yaşadı; iki kardeşi intihar etti, destekçileri azaldı ve ülke içinde tamamen etkisiz hale geldiler.
Ancak Rıza Pehlevi, yıllar içinde monarşi yanlılarının sembol ismi haline geldi.
ABD’deki Sessiz Yaşamdan Paris’teki Siyasi Vizyona
Bugün 64 yaşında olan Pehlevi, Washington yakınlarında mütevazı bir yaşam sürdürüyor. Eşi Yasmine Pehlevi ve üç kızlarıyla birlikte yaşıyor, sık sık yalnız gezmesiyle tanınıyor. Ancak son yıllarda, söylemlerinde ciddi bir değişim gözleniyor.
İsrail’in İran’a yönelik hava saldırılarından sonra Paris’te düzenlediği basın toplantısında, İran’da rejim değişikliği sonrası geçici hükümete liderlik etmeye hazır olduğunu açıkladı. Ayrıca 100 günlük bir yol haritası da sundu.
Geçmişle Hesaplaşma Değil, Gelecek İçin Vizyon
Rıza Pehlevi’ye göre bu çaba “geçmişi yeniden kurmak” değil, tüm İranlılar için demokratik bir gelecek yaratmak amacı taşıyor. Babasının geçmişte bıraktığı “bitmemiş işleri” tamamlamayı hedeflediğini söyleyen Pehlevi, barışçıl geçiş ve referandumla sistem belirleme çağrısında bulunuyor.
Tartışmalı Ziyaretler ve Eleştiriler
Rıza Pehlevi, 2023 yılında İsrail’e gerçekleştirdiği ziyaret nedeniyle eleştirilerin odağı olmuştu. Holokost anmasına katılan ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşen Pehlevi, bu ziyaretiyle bazı kesimlerce pragmatist, bazı kesimlerce ise tehlikeli bir figür olarak görüldü.
Ayrıca 2022’de Mahsa Amini’nin ölümüyle başlayan protestolarda adı sıkça anıldı. Ancak birçok İranlı, onun 40 yılı aşkın süredir ülke dışında olmasını ve etkili bir örgüt ya da medya gücü kuramamasını ciddi bir zayıflık olarak değerlendiriyor.
Barışçıl Ama Yalnız Bir Muhalefet
Rıza Pehlevi, diğer sürgündeki muhalif grupların aksine şiddeti daima reddetti. Halkın Mücahitleri (PEK) gibi silahlı yapılarla arasına mesafe koydu. Ancak bu tavrı, bazı çevrelerce “etkisizlik” olarak da algılandı.
Yıllar içinde muhalefet koalisyonları kurmaya çalıştı, en bilinen girişimi 2013’te kurulan Ulusal İran Konseyi oldu. Fakat bu tür yapılar da zamanla iç çekişmelerle etkisizleşti.
İran’da Monarşi Yeniden Kurulabilir Mi?
Rıza Pehlevi, kendisini artık bir şah adayı değil, bir uzlaşma figürü olarak konumlandırıyor. Gelecekte İran’ın monarşi ya da cumhuriyet olup olmayacağını halkın kararına bırakmak istiyor.
Ancak İran’da güvenilir kamuoyu yoklamaları olmadığı için Rıza Pehlevi’nin gerçek destek oranını ölçmek neredeyse imkânsız.
Bazı İranlılar hala Pehelevi hanedanına güçlü bir bağlılık hissederken, bazıları da bir daha seçilmemiş bir liderin ülkenin başına geçmesini istemiyor. Pehlevi’ye göre tek çözüm “serbest seçimler, hukukun üstünlüğü ve eşit haklara dayalı bir sistem.”
Geleceği Belirsiz Ama Umutlu Bir Figür
Pehlevi, bugün İran’da siyasi değişim isteyenlerin gözünde tek tanınır ve barışçıl muhalif lider olarak görülüyor. Ancak karşıtları, onun hâlâ yabancı destekli bir figür olduğunu ve ülkenin iç dinamiklerinden koptuğunu düşünüyor.
İran’ın bir gün monarşiye dönüp dönmeyeceği belirsiz. Ama Rıza Pehlevi’nin geçmişten gelen mirası ve bugün sergilediği siyasi kararlılık, bu sorunun yakın gelecekte daha sık sorulmasına neden olacak gibi görünüyor.