Türkiye, 6 Şubat 2023’te üst üste yaşanan iki büyük depremle tarihinin en karanlık günlerinden birini yaşadı. Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler, sadece Türkiye’yi değil, komşu ülkeleri de derinden sarstı. Resmî verilere göre Türkiye’de en az 53 bin 537 kişi hayatını kaybederken, Suriye’de ise 8 bin 476 kişi yaşamını yitirdi. İki yıl geçmesine rağmen depremle ilgili pek çok soru hâlâ yanıt bulmuş değil.
Felaketin Bilançosu: Binlerce Can Kaybı ve Göç
Depremler, Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa gibi birçok ili yerle bir etti. Toplam 122 binden fazla kişi yaralanırken, artçı sarsıntılar nedeniyle depremin yıkıcı etkisi devam etti.
- İlk gün 39 binden fazla bina çöktü, 11 ilde 518 bin konut ya tamamen yıkıldı ya da ağır hasar aldı.
- Orta hasarlı yapı sayısı 128 bin 778 olarak kaydedildi.
- En az 5 milyon kişi göç etmek zorunda kaldı, 2 milyondan fazla insan barınma sorunu yaşadı.
- Uluslararası Çalışma Örgütü’ne (ILO) göre, depremde Türkiye’de 658 bin, Suriye’de 170 bin kişi işini kaybetti.
Afet Yönetimi: AFAD ve Hükûmetin Müdahalesi Tartışma Yarattı
Depremin hemen ardından Türkiye hükûmeti, en yüksek acil durum seviyesi olan 4. seviye alarmı ilan etti. Ayrıca 10 ilde 3 ay süreyle olağanüstü hâl (OHAL) uygulandı.
- Dünya Sağlık Örgütü (WHO), depremler için 3. seviye acil durum ilan etti.
- 102 ülke Türkiye’ye yardım teklifinde bulundu, 94 ülkeden gelen 141 binden fazla arama-kurtarma ekibi sahada çalıştı.
- Ermenistan-Türkiye sınırı, yardım sevkiyatı için 30 yıl sonra ilk kez açıldı.
Ancak arama-kurtarma çalışmalarındaki koordinasyonsuzluk, AFAD’ın yetersizliği ve geç müdahale kamuoyunda büyük tepki çekti. Özellikle Hatay gibi bazı illerde ekiplerin çok geç ulaştığı ve yardımların yetersiz kaldığı eleştirildi.
Deprem Vergisi: 36.2 Milyar Lira Nerede?
Deprem vergisi, 1999’daki Gölcük depreminden sonra yürürlüğe giren ve Türkiye’yi depreme hazırlamak amacıyla toplanan bir vergi. AK Parti hükûmeti döneminde kalıcı hâle getirilen bu vergiden 2003-2022 yılları arasında toplam 36.2 milyar lira gelir elde edildi.
Ancak deprem sonrası bu paranın nerede kullanıldığı sorusu gündeme geldi. 2011’deki Van depreminden sonra dönemin Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bu soruya “Bu paralar sağlık, yol, eğitim gibi alanlara harcandı” yanıtını verdi. Ancak deprem bölgelerinin yetersiz hazırlıklı olması, bu fonların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını sorgulattı.
Yapı Denetimi ve İmar Afları: Kimler Sorumlu?
Depremde on binlerce insanın hayatını kaybettiği binaların büyük kısmı, yetersiz denetim ve imar afları nedeniyle çöktü.
- AK Parti hükûmeti döneminde 9 kez imar affı çıkarıldı.
- Deprem bölgesindeki 10 ilde, toplam 294 bin 166 bina imar affından yararlandı.
- Müteahhitler ve inşaat firmalarının sahipleri gözaltına alınırken, yapı denetim sistemini denetlemeyen yetkililer sorumluluk almadı.
New York Times tarafından yapılan analizde, sorumluluğun sadece müteahhitlerde olmadığı, hükümetin de denetimsiz imar uygulamaları nedeniyle sorumlu olduğu belirtildi.
Kızılay Çadır Skandalı: Depremzedeye Yardım Yerine Satış
Depremin üçüncü gününde, Kızılay’ın AHBAP’a 46 milyon TL karşılığında çadır sattığı ortaya çıktı. Kızılay, bu skandala dair yaptığı açıklamada çadırların maliyetine satıldığını savundu. Ancak bu süreçte depremzedelerin çadırlara erişememesi kamuoyunda büyük tepki çekti. Olay sonrası, Kızılay Başkanı Kerem Kınık istifa etti.
Erişim Kısıtlamaları ve Haberleşme Sorunları
Depremin ilk günlerinde:
- Sosyal medyada erişim kısıtlandı, Twitter ve bazı platformlara bir süre erişim sağlanamadı.
- Şebeke yetersizliği nedeniyle arama ve SMS gönderme işlemleri yapılamadı.
- İnternet erişimindeki aksaklıklar, yardım çağrılarının geç ulaşmasına neden oldu.
Bu durum, hükûmetin kriz anlarında iletişimi kısıtlamasının doğru olup olmadığı konusunda geniş çaplı tartışmalara yol açtı.
Yıkılan Yollar ve Hatay Havalimanı Felaketi
Deprem sonrası bazı illere ulaşımın sağlanamaması, arama-kurtarma ekiplerinin işini zorlaştırdı. Özellikle Hatay Havalimanı’nın depremde kullanılamaz hale gelmesi, lojistik operasyonları büyük ölçüde aksattı. Yıkılan yollar nedeniyle yardımların bölgelere ulaşması gecikti, enkaz altındaki insanlar için kritik saatler kaybedildi.