Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve bağımsızlık mücadelesinin önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938’de Dolmabahçe Sarayı’nda hayata gözlerini yumdu. Onun 86. ölüm yıldönümünde, az bilinen fotoğrafları ve ulusal tarihimize kazandırdığı değerlerle, Türk milleti olarak Atatürk’ü bir kez daha anıyor; ona duyulan sevgi ve minneti tazeliyoruz.
Dolmabahçe’de Son Nefes: Bir Ulusun Yas Günü
10 Kasım 1938 sabahı saat dokuzu beş geçe, Türk milletinin gönlünde derin izler bırakmış olan Mustafa Kemal Atatürk, Dolmabahçe Sarayı’nda hayata veda etti. Bu haber tüm ülkede büyük bir kederle karşılanırken, milletin yüreğinde de sonsuz bir boşluk bıraktı. Atatürk’ün naaşı, Dolmabahçe Sarayı’nda üç gün süreyle özel bir katafalkta Türk bayrağına sarılı olarak sergilendi. Silah arkadaşları nöbet tutarken halk, Atatürk’e son kez veda etmek için Dolmabahçe’ye akın etti.
Ankara’ya Nakil ve Anıtkabir’e Uzanan Yolculuk
20 Kasım 1938’de Ankara’ya nakledilen Atatürk’ün naaşı, Türk milletinin sonsuz sevgi ve minnetiyle Etnografya Müzesi’nde geçici olarak yerleştirildi. 10 Kasım 1953’te ise Anıtkabir’in inşasının tamamlanmasıyla, düzenlenen büyük bir devlet töreni eşliğinde ebedi istirahatgahına taşındı. Bu süreç, Türk milletinin Ata’sına olan sadakat ve bağlılığının bir sembolü olarak tarihe geçti.
Mustafa Kemal’in Gençlik Yılları ve Askeri Hayatı
1881’de Selanik’te dünyaya gelen Mustafa Kemal, Harp Akademisi’nde aldığı eğitim sonrası Osmanlı İmparatorluğu’nun zorlu dönemlerinde görev yaptı. 1905’te Şam’da göreve başladığında hürriyet ve bağımsızlık tutkusu daha genç yaşta onun ideallerini şekillendirdi. Farklı cephelerde edindiği tecrübelerle, ileride Türk milletinin kurtuluş mücadelesini yürütecek bir komutan olarak olgunlaştı.
Çanakkale’de Bir Kahraman Doğuyor: Anafartalar Komutanı
Birinci Dünya Savaşı sırasında, 1915’te 19. Tümen Komutanı olarak görevlendirilen Mustafa Kemal Atatürk, Çanakkale Cephesi’nde gösterdiği büyük başarılarla “Anafartalar Kahramanı” olarak tarihe geçti. Vatanseverliği, ileri görüşlülüğü ve sarsılmaz cesareti sayesinde, düşmanın ilerleyişini durdurdu ve Türk milletine kurtuluş umudu aşıladı. Çanakkale Zaferi, Atatürk’ü sadece Türk milletinin değil, tüm dünyanın gözünde kahraman bir lider yaptı.
Kurtuluş Savaşı’nın Mimarı: Milli Mücadele Yılları
Mondros Ateşkes Antlaşması sonrası Anadolu’nun işgal edilmesi, Atatürk’ün bağımsızlık ateşini yakması için bir dönüm noktası oldu. 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak, Kurtuluş Savaşı’nın ilk adımını attı. Amasya Genelgesi, Erzurum ve Sivas Kongreleri’yle Türk milletini bağımsızlık mücadelesine hazırlayan Atatürk, 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni kurarak, milletin iradesini esas alan yeni bir yönetim oluşturdu.
Sakarya ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile Elde Edilen Zafer
Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktalarından biri olan Sakarya Meydan Muharebesi’nde, Mustafa Kemal Paşa komutasındaki Türk ordusu, düşman kuvvetlerine karşı zafer kazanarak Anadolu’nun kalbini korudu. Türk milletinin bağımsızlık inancını tazeleyen bu zaferin ardından, TBMM ona “Mareşal” rütbesi ve “Gazi” unvanı verdi. Atatürk, Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde ise düşmanı Anadolu’dan çıkararak, Türk milletine tam bağımsız bir vatan bıraktı.
Cumhuriyetin İlanı: Bir Ulusun Yeniden Doğuşu
29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edildi ve Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı oldu. Atatürk, Cumhuriyeti ilan ederek Türk milletine özgür, çağdaş ve demokratik bir devlet armağan etti. Aralıksız dört kez Cumhurbaşkanı seçilerek ülkeyi, 1938’deki vefatına dek yönetti ve Türkiye’yi modernleşme yolunda pek çok devrimle ileriye taşıdı.
“Atatürk” Soyadı ve Bıraktığı Ölümsüz Miras
Mustafa Kemal’e 1934 yılında “Atatürk” soyadı verildi ve bu soyadının başkaları tarafından kullanılması yasaklandı. Atatürk’ün devrimleri ve bıraktığı miras, sadece Türkiye Cumhuriyeti’nin değil, tüm dünyanın örnek aldığı evrensel bir lider olarak tarih sayfalarına kazındı.
10 Kasım’da Ata’ya Saygı ve Sevgiyle Bir Aradayız
Her 10 Kasım’da saat dokuzu beş geçe, Türk milleti Atatürk’e olan sevgisini saygı duruşu ile ifade ediyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği yolda ilerleyen Türk milleti, onun ilkelerine sadık kalarak Atatürk’ün ölümsüz mirasına sahip çıkmaya devam ediyor.