Fatih Altaylı, cezaevinden kaleme aldığı son mektubunda, Kemal Kılıçdaroğlu ve Mansur Yavaş arasında geçen çarpıcı bir diyaloğu gündeme taşıdı. Gazeteciliğe duvarlar ardında da devam ettiğini vurgulayan Altaylı, bu kez siyasi kulislerde geniş yankı uyandıracak bir konuşmayı aktardı. Altaylı’ya göre, Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanlığı için tekrar devreye girmesi fikrine Mansur Yavaş’tan sert bir tepki geldi.
Mansur Yavaş’tan Kılıçdaroğlu’na Net Mesaj: “Beni Aday Gösterirseniz, İstifa Ederim”
Fatih Altaylı’nın iddiasına göre, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Kılıçdaroğlu’na beklenmedik bir çıkış yaptı. Kılıçdaroğlu’nun partinin başına geçip yeniden cumhurbaşkanı adayını belirleme düşüncesi karşısında Yavaş şöyle dedi:
“Kemal Bey, genel başkanlık koltuğuna oturunca Ekrem İmamoğlu’nu geri çekip beni aday göstereceğiniz, hatta bu konuda iktidarla anlaştığınız söyleniyor. Böyle bir durumda bunu kabul etmediğimi açıklar, partiden istifa ederim. Böyle bir ayıbın parçası olacağıma siyaseti bırakırım.”
Bu çıkış, CHP’deki iç dengeleri yeniden tartışmaya açarken, Yavaş’ın olası bir adaylık sürecine kesin olarak karşı duruşu da dikkat çekti.
Cezaevinden Mektup: “Günde 5000 Adım Atıyorum, Milli Takıma Hazırım”
Fatih Altaylı, cezaevinden gönderdiği mektubunda sadece siyaset kulislerine değil, kişisel deneyimlerine de geniş yer verdi. Cezaevindeki günlük rutininden bahseden Altaylı, “Günde 5000 adım atıyorum, 270 tur dönüyorum, cezaevinden çıkınca milli takıma girecek kadar form tutmuş olacağım” ifadelerini kullandı.
Ayrıca kendisini ziyarete gelen dostları ve 1200 kişilik ilk gün görüşme başvurusu için “çok mutlu oldum” diyen Altaylı, Galatasaray Lisesi arkadaşlarının desteğini de özel olarak vurguladı.
Özgür Özel Ziyaret Etti: “CHP Artık Birinci Parti”
Altaylı’nın mektubunda yer verdiği bir diğer önemli gelişme ise CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ziyaretiydi. Özel’in elinde TEAM Araştırma’ya ait son anket sonuçları olduğunu belirten Altaylı, kararsızlar dağıtılmadan CHP’nin oyunun %34, AKP’nin ise %28 olduğunu yazdı. Kararsızlar dağıtıldığında ise CHP’nin %40’ı aştığı, AKP’nin ise %34’e yaklaştığı belirtildi.
Özel’in şu ifadesi ise dikkat çekti:
“Ne zaman farkı açsak, parti içi karışıklık yaratılıyor. Şimdi de butlan davası gündeme geldi, yine düşüş yaşanabilir diye korkuyorum.”
30 Haziran’da Karar Beklenmiyor: “Dava Sürsün, CHP Yıpransın İstiyorlar”
Altaylı’ya göre Özel, butlan davasında 30 Haziran’da bir karar çıkmayacağını, iktidarın bu süreci bilerek uzattığını savundu. Gerekçesini de şu sözlerle açıkladı:
“Amaç karar değil, dava üzerinden CHP’yi yıpratmak. Tanıklardan biri telefon kutusu gördüm dedi, diğeri yalanladı ama iddianameye sadece ilk tanık girdi.”
Bu ifadeler, davanın hukuki değil tamamen siyasi zeminde yürüdüğü yönündeki eleştirileri güçlendirdi.
CNN Türk’teki Yayın Dikkat Çekti: “Trump’ın Kipasını Gösteriyorlar”
Altaylı’nın dikkat çektiği bir diğer nokta ise iktidar medyasındaki olası çatlaklardı. CNN Türk’te yayınlanan bir haberde, İsrail’in saldırganlığından Trump’ın sorumlu tutulduğunu, hatta Trump figürlü kipaların gösterildiğini belirtti. Aynı gün Erdoğan’ın Trump’la samimi poz vermesi ise bu yayınla tezat oluşturdu.
“CNN Türk, o gün Trump’ın Yahudi kipasındaki yüzünü gösteriyor, diğer yandan Erdoğan Trump’la el ele. Bu bir çelişki değil mi?” diyen Altaylı, iktidar kanadındaki tutarsızlıkları sorguladı.
“Kılıçdaroğlu, Oğuz Aral’ın Karakterine Dönüşüyor”
Altaylı’nın mektubunun son bölümü ise doğrudan Kemal Kılıçdaroğlu‘na yönelikti. CHP’ye kayyum atanmasını engelleyebilecekken “gerekirse genel başkan olurum” demesini eleştiren Altaylı, şu ifadeyi kullandı:
“Bir sözüyle kayyum kararını engelleyebilecekken bunu yapmak yerine koltuğa göz dikiyor. Giderek Oğuz Aral’ın en unutulmaz karikatür karakterine dönüşüyor.”
Altaylı, yazısını her zaman olduğu gibi umutla bitirirken, “Silivri sevimli bir yer değil ama pozitif kalmaya çalışıyorum. Başka türlüsü bana göre değil” diyerek mektubunu noktaladı.