Cumhurbaşkanı’nı tehdit ettiği iddiasıyla tutuklanan gazeteci Fatih Altaylı, cezaevindeki ilk gününde bir mektup kaleme aldı. Altaylı, gözaltı sürecinden cezaevine girişine kadar yaşadıklarını tüm detaylarıyla anlattı. Mektup, Fatih Altaylı’nın ekibi tarafından YouTube kanalında okundu. Kimi satırlarda ironik bir dille yapılan göndermeler dikkat çekerken, kimi satırlarda ise aile özlemi ve yalnızlık hissi ön plandaydı.
Gözaltı Sürecini Anlattı: “Kapıda Dört Polis, Ev Ayakkabılarıyla Çıktım”
Altaylı, “Hayırdır inşallah.” diyerek açtığı kapının ardında dört polis gördüğünü belirterek, gözaltına alınışını şu sözlerle aktardı:
“Evde eşim yoktu, yardımcımın aracılığıyla haber verdim. Telefonuma el konuldu. Ayağımda ev ayakkabılarıyla evden çıktım.”
İlk durak olarak Haseki Hastanesi’ne götürüldüğünü belirten Altaylı, polislerin oldukça nazik davrandığını, doktorun ise detaylı ve zarif bir şekilde muayene gerçekleştirdiğini yazdı. Ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüğünü ve suçlamayı orada öğrendiğini belirtti:
“Cumhurbaşkanını tehdit etmişim. ‘Türk halkı sandığı sever’ demekle tehditte bulunmuşum.”
“Troller Zaten Kararı Vermişti”
Altaylı, sosyal medyada aleyhine yapılan manipülatif paylaşımların ardından tutuklama kararının çok önceden verildiğini ima etti.
“Savcının tutuklama isteğini önce sosyal medya trollerinden öğrendi avukatım. Mahkemeye çıkmadan bile cezam kesilmişti.” ifadelerini kullandı.
Silivri’ye Ulaşana Kadar Yaşananlar: “Gözlerim Doldu, Polislerle Sarıldık”
Adliye sürecinin ardından Silivri Cezaevi’ne götürülen Altaylı, yolda yaşanan bir trafik kazasını da detaylarıyla aktardı.
“Başkomiserin aracına makas atan genç yüzünden araç pert oldu. Yolculuğa diğer araçlarla devam ettik.” diyen Altaylı, cezaevi girişindeki işlemleri de şu şekilde anlattı:
“Yeni boyanmış bir koğuş, kuş pislikleriyle dolu bir oda, bulaşık süngeri ve deterjanla temizlik yaptım.”
Cezaevi Koşulları ve İlk Gece: “Saat 12’de Yattım, Sivrisinekler Uyutmadı”
Koğuşunun detaylarını aktaran Altaylı, güvenlik nedeniyle tek başına kaldığını belirtti. Üç yataklı bir odada yalnız olduğunu ve ilk gecesinde sivrisineklerden dolayı uyuyamadığını da yazdı.
“Beş örümceğim var, ama karşılıklı saygı içerisindeyiz, dokunmuyorum.” ifadesiyle durumu mizahi bir dille özetledi.
“Bu Bir Hukuk Rezaletiydi”
Mektubun en dikkat çekici bölümlerinden biri Altaylı’nın tutuklanmasına dair yaptığı yorum oldu.
“Tutuklanmam bir hukuk rezaletiydi. Ama artık bu Türkiye’de vakayı adiyeden sayılıyor.”
ifadeleriyle sürece duyduğu tepkiyi dile getirdi.
“FETÖ İle Ortakken Denemişlerdi, Şimdi Oldu”
Altaylı, mektubunu şu sözlerle bitirdi:
“Bazılarının başı göğe ermiştir herhalde. FETÖ ile ortakken denemiş ama yapamamışlardı. Şimdi oldu.”
Ailesinden ayrı kalmanın kendisini en çok etkileyen taraf olduğunu belirterek,
“Benim tek derdim, sevdiğim insanları üzmüş olmam.” dedi.
Mektubun YouTube’da Okunması Büyük İlgi Gördü
Altaylı’nın yazdığı bu mektup, tutukluluğu sonrası YouTube kanalında ekibi tarafından canlı yayında okundu. Yayın, ilk 5 saatte 388 bin izlenmeye ulaştı.
Cezaevi Günlüklerini Paylaşacak
Altaylı mektubunu, cezaevi günlerini okuyucularıyla paylaşmaya devam edeceğini belirterek noktaladı.
“Her şey insanlar için. İlk kez böyle bir deneyim yaşıyorum. Elimden geldiğince yazacağım.”