İrlanda’nın başkenti Dublin, şehrin sembollerinden biri haline gelen Molly Malone heykelinin göğüslerine dokunma geleneğine son veriyor. Uzun süredir şans getirdiğine inanılan bu alışkanlık, artık şehir yetkilileri tarafından uygunsuz ve zarar verici bulunuyor.
Heykelin Onuru ve Korunması İçin Pilot Uygulama Başladı
Dublin Belediyesi, Suffolk Street’te bulunan heykelin başına iki görevli yerleştirerek, turistleri uyarma amaçlı bir haftalık bir pilot program başlattı. Görevliler, heykelin özellikle göğüs kısmında oluşan aşınmayı azaltmak ve sembolik bütünlüğünü korumak için ziyaretçilere “dokunmayın” çağrısında bulunuyor.
Dublin Sanat Danışmanı Ray Yeates, bu müdahalenin ardından kalıcı bir çözüm arayışında olduklarını belirtti. Heykelin yerinde kalabileceğini ancak çevresine koruyucu bir çit çekilebileceğini ya da kapalı bir alana taşınabileceğini söyledi.
“Tart with the Cart”: Eğlenceli Gelenek mi, Saygısızlık mı?
1988 yılında sanatçı Jeanne Rynhart tarafından yapılan heykel, ilk günden bu yana hem turist ilgisiyle hem de tartışmalarla gündemde. Dublin halkı heykeli esprili bir biçimde “Tart with the Cart” (Arabasıyla Fahişe) olarak adlandırırken, heykelin açık kıyafetli betimlenmesi ve göğüs kısmına yapılan dokunuşlar zamanla bir ritüele dönüştü.
“Cockles and Mussels” baladına konu olan ve bir şehir efsanesine göre şans getirdiğine inanılan bu dokunuşlar, zamanla disiplinli turist rehberlerinin katkısıyla yaygınlaştı. Ancak her yıl yüz binlerce kişi tarafından el sürülen göğüs kısmında renk değişimleri ve fiziksel bozulmalar oluştu.
Gelenek Karşısında Ziyaretçilerin Tepkisi Karışık
Norveçli turist Anders Oustid, geleneksel bu ritüelin yasaklanmasını “gereksiz” bulduğunu söyledi:
“Geçen gün dokunmuştum. Şimdi engel olmaları bana gereksiz geliyor. Bu eğlenceli bir gelenek.”
Barcelona’dan gelen Mars Masana ise bu tür heykellere fazla temasın başka kültürlerde de rahatsızlık yaratabileceğini belirtti.
Belçikalı genç turist Elaja Declercq ve Erasmus öğrencisi arkadaşları da geleneğin uygunsuz bulunduğunu anlamakla birlikte, bu yasağın “kültürel bir unsurun bastırılması” olduğunu ifade etti.
“Molly’ye Dokunmayın” Kampanyası: Saygı Çağrısı
Geçtiğimiz yıl müzik aktivisti Tilly Cripwell, “Leave Molly Alone” (Molly’ye Dokunmayın) kampanyasını başlatarak bu geleneğin durdurulmasını istemişti. Cripwell ve destekçilerine göre, bir kadın figürünün kamuya açık alanda bu şekilde nesneleştirilmesi, çağdaş toplum değerleriyle uyuşmuyor.
Ray Yeates, heykellere dokunmanın küresel bir gelenek olduğunu kabul etmekle birlikte, bu dokunuşların kamuya açık alanda cezai yaptırımlara konu olabilecek davranışlara benzemesinin tartışmalı olduğunu ifade etti.
Yeni Çözüm Arayışları Sürüyor
Yetkililer, pilot uygulama boyunca turistlerin tepkilerini ve görevlilerin gözlemlerini analiz ederek heykelin kaderi hakkında nihai kararı verecek. Seçenekler arasında heykeli koruyucu cam içine almak, yerini değiştirmek ya da zarar gören bölümleri düzenli olarak onarmak gibi çözümler bulunuyor.