Sotheby’s, Hindistan hükümetinin gösterdiği sert tepki sonrası M.Ö. 200’lü yıllara ait olduğu belirtilen Buda’nın Piprahwa mücevherlerinin açık artırmasını ileri bir tarihe erteledi. Hong Kong’daki müzayede evi, Hindistan’ın kültürel mirasına dair dile getirilen endişelere kulak vererek satış sürecini durdurduğunu açıkladı.
Buda’nın Kalıntılarıyla İlişkilendirilen Değerli Eserler
Yaklaşık 1.800 parçalık bu özel koleksiyonun, yakut, safir ve desenli altın levhalar gibi nadide mücevherlerden oluştuğu biliniyor. Mücevherler, 1898 yılında Hindistan’ın kuzeyindeki Piprahwa köyünde, Buda’nın doğum yeri yakınlarında yapılan kazılarda keşfedilmişti. Koleksiyon, cismani kalıntılarla birlikte gömülü olarak bulunduğu için doğrudan Buda ile ilişkilendiriliyor.
Sotheby’s, bu eserleri “tüm zamanların en sıra dışı arkeolojik buluntularından biri” olarak tanımlamış ve Mayıs ayı içinde müzayedeye sunmayı planlamıştı.
Hindistan’dan Sert Tepki: “Dini Mirasımız Satılamaz”
Hindistan Kültür Bakanlığı, Sotheby’s Hong Kong’a resmi bir mektup göndererek müzayedenin derhal durdurulmasını talep etti. Facebook üzerinden de yayımlanan 5 Mayıs tarihli açıklamada, müzayedenin yalnızca Hindistan yasalarını değil, aynı zamanda uluslararası sözleşmeleri ve BM normlarını ihlal ettiği belirtildi.
Bakanlık açıklamasında, söz konusu mücevherlerin küresel Budist topluluğun ve Hindistan’ın devredilemez kültürel ve dini mirası olduğuna dikkat çekildi. Ayrıca, eserlerin Hindistan’a iade edilmesi ve müzayedeyi düzenleyenlerle, eserleri çıkaran William Claxton Peppe’nin torunu Chris Peppe’nin kamuoyundan özür dilemesi istendi.
Kültürel Diplomasi ve Kolonyal Eleştiriler
Hindistan tarafı, Sotheby’s’in bu satışla birlikte sömürge döneminin adaletsizliklerine ortak olduğunu savundu. Açıklamada, bu duruma karşı kamuoyu farkındalığını artırmak için bir savunuculuk kampanyası başlatılabileceği uyarısı da yer aldı. Eğer taleplere uyulmazsa, yasal işlem sürecinin başlatılacağı bildirildi.
Bu gelişmeler, kolonyal dönem arkeolojik kazılarıyla elde edilen eserlerin günümüzdeki etik statüsünü yeniden gündeme taşıdı.
Sotheby’s: “Görüşmelere Açığız”
Sotheby’s, Hindistan hükümetinin açıklamaları üzerine yaptığı basın duyurusunda, müzayedenin ertelendiğini ve bu kararın alıcıların da mutabakatıyla alındığını ifade etti. Açıklamada, “Bu durum taraflar arasında yapıcı bir diyalog zemini sağlayacak. Gelişmeler oldukça kamuoyuyla paylaşılacaktır” denildi.
Ayrıca, Sotheby’s’in müzayedeye dair bazı internet sayfalarına şu anda erişilemiyor. Bu da müzayede evinin olası hukuki ve diplomatik baskılara karşı hazırlıklı bir geri adım attığını gösteriyor.
Hindistan Kültür Bakanlığı: “Memnuniyetle Karşılıyoruz”
Hindistan Kültür Bakanlığı, Facebook üzerinden yaptığı ikinci açıklamada, müdahaleleriyle müzayedenin ertelenmiş olmasından memnuniyet duyduklarını belirtti. Açıklamada, bu kararın Hindistan’ın manevi mirasına gösterilen saygının bir göstergesi olduğu vurgulandı.
Kültürel Miras ve Müzayedecilik Tartışması Derinleşiyor
Bu olay, yalnızca Hindistan ile Sotheby’s arasındaki diplomatik bir kriz değil, aynı zamanda tarihi eserlerin kimlere ait olduğu ve kimler tarafından sergilenip satılabileceği üzerine küresel bir tartışmanın yeni halkasını oluşturuyor. Özellikle dini veya kutsal emanetlerin piyasa değeriyle değil, kültürel anlamıyla değerlendirilmesi gerektiği yönündeki çağrılar giderek artıyor.